Vatandaşları askerlik hizmetinden soğutacak nitelikte eylemlerin icra edilmesi ile meydana gelen bir suçtur. Halkı askerlikten soğutma suçu, 5237 Sayılı Türk Ceza Kanununun “Milli Savunmaya Karşı Suçlar” bölümünde düzenlenmiştir.
Türk Ceza Kanunu m.318’e göre Halkı Askerlikten Soğutma Suçu:

“Askerlik hizmetini yapanları firara sevk edecek veya askerlik hizmetine katılacak olanları bu hizmeti yapmaktan vazgeçirecek şekilde teşvik veya telkinde bulunanlara altı aydan iki yıla kadar hapis cezası verilir. Fiil, basın ve yayın yolu ile işlenirse ceza yarısı oranında artırılır.”
Halkı Askerlikten Soğutma Suçunun Gerekçesi
T.C. Anayasası m.26/1’e göre herkes, düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkına sahiptir. Ancak yine T.C. Anayasasının aynı maddesinin devamında yer alan fıkraya göre; düşünceyi açıklama ve yayma hürriyetinin kullanılması, millî güvenlik, kamu düzeni, kamu güvenliği, Cumhuriyetin temel nitelikleri ve Devletin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğünün korunması… amaçlarıyla sınırlandırılabilir. Temel hak ve hürriyetlerin sınırlandırılması ise T.C. Anayasası m.13 gereğince, Anayasanın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak ve ancak kanunla gerçekleşebilir. Bu itibarla Halkı Askerlikten Soğutma Suçunun eylemi de Anayasada belirtilen sebeplere bağlı kalınarak 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu ile sınırlanmış bulunmaktadır.
Halkı Askerlikten Soğutma Suçunu düzenleyen maddenin gerekçesi ise şu şekildedir:
“Madde, halkı askerlik hizmetinden soğutacak etkinlikte, teşvik veya telkinde bulunmayı veya propaganda yapmayı cezalandırmaktadır. Vatanın düşman güçlerine karşı korunması bakımından her Türk vatandaşının askerlik hizmetini severek ve isteyerek yerine getirmesi şarttır. Esasen askerlik hizmetine yönelik duygu, vatandaşlığın zorunlu gereği olan vatana sadakat borcunun bir parçasını oluşturur. Söz konusu duyguyu tahrip etmek veya zayıflatmak maksadıyla vatandaşları askerlik hizmetlerinden soğutma yolunda teşvik veya telkinlerde bulunmayı veya propagandayı suç hâline getirmek suretiyle madde, millî savunmayı koruma amacını gütmektedir.
Telkin ve teşvikin veya propagandanın askerî hizmetten soğutacak kuvvette olması koşulu ile söz, yazı, işaret, küçültücü imgeler veya bunların benzerleri marifetiyle yapılması suç oluşturacaktır. Teşvik veya telkin geniş sayıda kişilere yönelik olmayan fesatçı fiil olduğu hâlde propaganda çok daha geniş ve önceden belirli olmayan gruplara yönelik etkin telkin ve teşvikleri ifade etmektedir.
Maddenin son fıkrasına göre, fiilin basın ve yayın yoluyla işlenmesi, ağırlaştırıcı nedendir.”
Halkı Askerlikten Soğutma Suçu Nasıl Meydana Gelir?
Halkı Askerlikten Soğutma Suçu, seçimlik hareketli bir suçtur. Bu suç, “Teşvik” veya “Telkin” yolu ile işlenebilir.
1.Teşvik:
Teşvik; isteklendirme, özendirme anlamlarına gelen psikolojik bir terimdir. Halkı askerlikten soğutma fikrine özendirmek, isteklendirmek bu suç kapsamında “Teşvik” olarak nitelendirilebilecektir. Örneğin; “vatanı mı koruyorsun sanki, boşa vakit öldürüyorsun, askerlik yapmak saçmalıktır…” gibi ifadeler bu suç kapsamında “Teşvik” olarak nitelendirilebilir.
2.Telkin:
Telkin; bir düşünce veya duyguyu, bir kişinin zihnine aşılama şeklinde tanımlanabilir. Bu itibarla halkı askerlikten soğutma, bir kişinin zihnine aşılanabilecek bir düşünce ile de işlenebilir.
Mağdur
Bununla birlikte suça konu eylemin yöneldiği kesim yalnızca, askerlik hizmeti devam eden ya da askerlik hizmetine katılacak kişiler olabilir. Dolayısıyla askerlik hizmeti devam etmeyen ya da askerlik hizmetine katılmayacak/katılamayacak olan kişilere karşı bu suç işlenemez.
Halkı Askerlikten Soğutma Suçunun Henüz Askerlik Hizmeti Devam Edenler Üzerinde İşlenmesi
Halkı Askerlikten Soğutma Suçu, askerlik hizmetine başlayıp da henüz tamamlamamış kişilere yönelik de gerçekleştirilebilir. Buradaki suçun faili özel bir sıfata sahip olmadığı halde suçun mağduru belirli bir zümredir. Nitekim hükümde “Askerlik Hizmetini Yapanları” ifadesi geçmektedir. Bu itibarla halkı askerlikten soğutmaya yönelik eylemin askerlik hizmeti devam eden kişiler üzerinde işlenmesi, suçun oluşmasına sebep olacaktır. Bununla birlikte askerlik hizmeti devam edenler üzerinde gerçekleştirilen suçun bu kapsamda cezalandırılabilmesi için eylem, askerlik hizmetini icra eden kişiyi “Firara Sevk Edebilecek” nitelikte olmalıdır. Dolayısıyla suça konu eylem gerçekleştirilmekle birlikte söz konusu eylem “Firara Sevk Edebilecek” nitelikte değilse fail bu eyleminden dolayı cezalandırılmayacaktır.
Halkı Askerlikten Soğutma Suçunun Askerlik Hizmetine Katılacak Olanlar Üzerinde İşlenmesi
Halkı Askerlikten Soğutma Suçu, askerlik hizmetini henüz gerçekleştirmemiş ve gelecekte gerçekleştirecek olan kişiler üzerinde de işlenebilir. Yukarıda olduğu gibi suçun bu halinde de fail herkes olabilir ancak mağdur, belirli bir zümredir. Nitekim askerlik hizmetini gerçekleştirmiş ya da askerlik hizmetinden muaf tutulanlar bu suçun mağduru olamaz ve bu kişiler üzerinde söz konusu suç işlenemez. Yine askerlikten soğutma suçunun bu halinde cezalandırılabilmesi için suça konu eylemin kişiyi “Askerlik Hizmeti Yapmaktan Vazgeçirecek” nitelikte olması gerekir.

SIKÇA SORULANLAR
Halkı Askerlikten Soğutma Suçu Kimler Tarafından İşlenebilir?
Halkı Askerlikten Soğutma Suçu, herkes tarafından işlenebilir.
Kimlere Karşı İşlenebilir?
iki zümreye karşı işlenebilir:
Askerlik Hizmeti Devam Edenler
Henüz askerlik hizmetini yapmamış olmakla birlikte gelecekte yapacak olanlar
Halkı Askerlikten Soğutma Suçunun Cezası Nedir?
Halkı Askerlikten Soğutma suçunun cezası temel olarak “6 aydan 2 yıla kadar Hapis Cezası” olarak düzenlenmiştir. Fiil, basın ve yayın yolu ile işlenirse ceza yarısı oranında artırılır. Bununla birlikte suçun işleniş biçimine, nitelikli hallerin varlığına ve hakimin takdir yetkisine göre söz konusu cezanın miktarı azalabilir veya artabilir.
Hangi Mahkemede Görülür?
Halkı Askerlikten Soğutma suçuna bakmakla görevli mahkeme Asliye Ceza Mahkemesidir.
Halkı Askerlikten Soğutma Suçunun Yargılaması Ne Kadar Sürer?
Halkı Askerlikten Soğutma suçuna ilişkin yargılama; sanıkların, tanıkların, delillerin sayısına ve mahkemenin iş yüküne bağlı olarak değişmekle birlikte ortalama olarak 2 yıl sürmektedir.
Sıradaki Makelemiz : Ankara Ceza Avukatı