Ceza Hukuku

Kaçakçılık Suçu ve Cezası – Avukat Gökhan Yılmaz Ankara

Bir eşyayı, gümrük işlemlerine tabi olmadan  ülkeye sokan veya ülkeden çıkarılma eylemi kaçakçılık suçudur. Kaçakçılık suçunun konusunu teşkil eden eşya her türlü eşya olabilir. Kaçakçılık suçu eylemin ismi ile anıldığı gibi uygulamada kaçakçılığı yapılan eşya ile isimlendirilir. Örneğin “sigara kaçakçılığı”, “akaryakıt kaçakçılığı”, ”tarihi  eser kaçakçılığı” gibi.

Kaçakçılık Suç ve Cezaları Hangi Kanun Kapsamında Düzenlenmiştir?

Kaçakçılık suçları, devletin  otoritesini ihlal edildiği ve vergisiz ticareti tetiklediği ülkeyi ekonomik olarak zayıflattığı için ayrıca ve ehemmiyetle düzenlenmesi gereken bir suç alanıdır. Bunun dışında suç örgütlerine maddi kaynak sağlama potansiyelinden dolayı ayrıca önem verilmesi gereken bir suç tipidir.  Kaçakçılık suçu, hukuk sistemimiz içerisinde   başta Türk Ceza Kanunu ve Gümrük Kanunu olmak üzere birçok yasal düzenlemenin konusu içerisine girse de kaçakçılığın temel kanunu 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunudur. 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele suçunun  mahiyetini, suçu oluşturan fiilleri, cezai yaptırımları, izlenecek usul ve esasları düzenlemektedir.

Kaçakçılık fiillerinin çerçevesi ilgili kanunun ikinci bölümünde yer alan 3.madde’de düzenlenmiştir. Bu bölümde  yer alan gümrük kaçakçılığı fiilleri 4 alt başlığa ayrılmaktadır. Bu başlıklar  ; İthalat Kaçakçılığı, İhracat Kaçakçılığı, Akaryakıt Kaçakçılığı Suçları, Tütün ve Alkollü İçkiye İlişkin Suçlardır. Kaçakçılıkla Mücadele Kanunun 3. Maddesinin ilk yedi fıkrasının ithalat suçları, sekizinci ve dokuzuncu fıkraların ihracat suçları, on ve on beş arasında kalan fıkraların akaryakıt kaçakçılığı suçları, on beş ile yirminci fıkralar arasında kalan fıkralar ise tütün ve alkollü içkiye ilişkin suçları düzenlenmiştir.

Ancak bu suç tipine uyan eylemlere uygulamada  Türk Ceza Kanunun genel hükümleriyle birlikte uygulanır. Bazı kaçakçılık suçlarına özgü   özel kanunlar çıkarılmıştır. Sayacağımız bu kanunlara  5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu uygulanmaz. Bu suçlar; Uyuşturucu Kaçakçılığı Suçu, Silah Kaçakçılığı Suçu, Kültür ve Tarihi Eser Kaçakçılığı Suçudur.

Uyuşturucu Kaçakçılığı Suçu
https://reformavukatlik.com.tr/kacakcilik-sucu-ve-cezasi/ Uyuşturucu Kaçakçılığı Suçu

Uyuşturucu Kaçakçılığı Suçu

Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçu TCK’nın “Kamunun sağlığına Karşı Suçlar” bölümünde 188. Maddesince hüküm altına alınmıştır. Bu hüküm 6545 sayılı kanunla değiştirilmiş ve bu suçun cezaları artırılmıştır. Yedinci Yargı Paketinde ise cezaları artıran uyuşturucu türleri sayısı artırılmıştır. Buna göre;

  • Uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak imal, ithal veya ihraç eden kişi, yirmi yıldan otuz yıla kadar hapis ve yirmi bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.
  • Uyuşturucu veya uyarıcı madde ihracı fiilinin diğer ülke açısından ithal olarak nitelendirilmesi dolayısıyla bu ülkede yapılan yargılama sonucunda hükmolunan cezanın infaz edilen kısmı, Türkiye’de uyuşturucu veya uyarıcı madde ihracı dolayısıyla yapılacak yargılama sonucunda hükmolunan cezadan mahsup edilir.
  • Uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak ülke içinde satan, satışa arz eden, başkalarına veren, sevk eden, nakleden, depolayan, satın alan, kabul eden, bulunduran kişi, on yıldan az olmamak üzere hapis ve yirmi bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.(1)(2) (Ek cümle: 18/6/2014 – 6545/66 md.) Ancak, uyuşturucu veya uyarıcı madde verilen veya satılan kişinin çocuk olması hâlinde, veren veya satan kişiye verilecek hapis cezası on beş yıldan az olamaz.
  • Yukarıdaki fıkralarda belirtilen uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin eroin, kokain, morfin, baz morfin, sentetik kannabinoid ve türevleri, sentetik katinon ve türevleri, sentetik opioid ve türevleri veya amfetamin ve türevleri olması (Değişik: 28.03.2023-7445/17 md.)
  • Üçüncü fıkradaki fiillerin; okul, yurt, hastane, kışla veya ibadethane gibi tedavi, eğitim, askerî ve sosyal amaçla toplu bulunulan bina ve tesisler ile bunların varsa çevre duvarı, tel örgü veya benzeri engel veya işaretlerle belirlenen sınırlarına iki yüz metreden yakın mesafe içindeki umumi veya umuma açık yerlerde işlenmesi, hâlinde verilecek ceza yarı oranında artırılır.
  • (Değişik: 18/6/2014 – 6545/66 md.) Yukarıdaki fıkralarda gösterilen suçların, üç veya daha fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi hâlinde verilecek ceza yarı oranında, suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi hâlinde, verilecek ceza bir kat artırılır.
  • Üretimi resmi makamların iznine veya satışı yetkili tabip tarafından düzenlenen reçeteye bağlı olan ve uyuşturucu veya uyarıcı madde etkisi doğuran her türlü madde açısından da yukarıdaki fıkralar hükümleri uygulanır. (Ek cümle: 29/6/2005 – 5377/22 md.) Ancak, verilecek ceza yarısına kadar indirilebilir.
  • Uyuşturucu veya uyarıcı etki doğurmamakla birlikte, uyuşturucu veya uyarıcı madde üretiminde kullanılan ve ithal veya imali resmi makamların iznine bağlı olan maddeyi ülkeye ithal eden, imal eden, satan, satın alan, sevk eden, nakleden, depolayan veya ihraç eden kişi, sekiz yıldan az olmamak üzere hapis ve yirmibin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.(1)(2)
  • Bu maddede tanımlanan suçların tabip, diş tabibi, eczacı, kimyager, veteriner, sağlık memuru, laborant, ebe, hemşire, diş teknisyeni, hastabakıcı, sağlık hizmeti veren, kimyacılıkla veya ecza ticareti ile iştigal eden kişi tarafından işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır.

Silah Kaçakçılığı Suçu

Bu suç tipine uyan eylemler ; suça özel bir kanun olan  6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanunu kapsamında  düzenlendiğinden  bu suça uyan eylemlere 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu uygulanmaz. Silah kaçakçılığı suçu 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanununun 12. Maddesinde düzenlenmiştir. Şöyle ki;

Her kim bu Kanunun kapsamına giren ateşli silahlarla bunlara ait mermileri ülkeye sokar veya sokmaya kalkışır veya bunların ülkeye sokulmasına aracılık eder veya bunları 29/6/2004 tarihli ve 5201 sayılı Harp Araç ve Gereçleri ile Silâh, Mühimmat ve Patlayıcı Madde Üreten Sanayi Kuruluşlarının Denetimi Hakkında Kanun hükümleri dışında ülkede yapar veya bu suretle ülkeye sokulmuş ve ülkede yapılmış olan ateşli silahları veya mermileri bir yerden diğer bir yere taşır veya yollar veya taşımaya bilerek aracılık eder, satar veya satmaya aracılık ederse veya bu amaçla bulundurursa beş yıldan on iki yıla kadar hapis ve beş yüz günden beş bin güne kadar adlî para cezasıyla cezalandırılır.

Birinci fıkrada yazılı suçları üçüncü fıkradaki hal dışında iki veya daha çok kişinin birlikte işlemeleri halinde, failler hakkında sekiz yıldan on beş yıla kadar hapis ve bin günden on bin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur.

Birinci fıkradaki fiillerin, suç işlemek amacıyla kurulmuş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde, verilecek cezalar bir kat artırılır. Ateşli silahın tüfek veya seri ateşli kısa sürede çok sayıda ve etkili biçimde mermi atabilen tam otomatik veya dürbünlü tabanca veya bu fıkrada sayılanların benzerleri olması ya da bu niteliği taşımayan ateşli silahlar veya her türlü mermilerin miktar bakımından vahim olması halinde yukarıdaki fıkralarda yazılı cezalar yarı oranında artırılarak hükmolunur.

Dördüncü fıkrada niteliği belirtilen ateşli silahlar ile benzerlerinin miktar bakımından vahim olması halinde birinci, ikinci ve üçüncü fıkralarda yazılı cezalar bir kat artırılarak hükmolunur.

Kültür ve Tarihi Eser Kaçakçılığı

 Kültür ve  Tarihi eser kaçakçılığı suçu, 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nda düzenlenmektedir. Bu kanundaki düzenlemeye göre suç tipine uyan eylem bir veya birden fazla tarihi eserin, kanuna aykırı şekilde yurt dışına çıkarılmasıdır.

İlgili kanuna göre bu suçun yaptırımı 5 yıl ile 12 yıla kadar hapis cezası ve 5 bin güne kadar adli para cezası verilmektedir.

Ayrıca Kültür Bakanlığı’na bildirimi yapılmayan, kültür ve tabiat varlıklarının satışı,  satın        alınması, kabul edilmesi durumunda, suçu işleyen kişi ya da kişiler 2 yıl ile 5 yıl arasında hapis cezası ve 5 bin güne kadar adli para cezası uygulanmaktadır.

5607 SAYILI KAÇAKÇILIKLA MÜCADELE KANUNUNDA DÜZENLENEN KAÇAKÇILIK SUÇLARI – GÜMRÜK KAÇAKÇILIĞI SUÇLARI

5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu kapsamında kaçakçılık suçları dört ana başlık altında ele alınabilir.

  • İthalat Kaçakçılığı
  • İhracat Kaçakçılığı
  • Akaryakıt Kaçakçılığı Suçları
  • Tütün ve Alkollü İçkiye İlişkin Suçlar olarak düzenlenmiştir.
  • İTHALAT KAÇAKÇILIĞI SUÇLARI

İthalat Kaçakçılığı Suçu:

Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun m.3\1. Maddesinde suçun tanımı ve  uygulanacak yaptırım düzenlenmiştir.

  • İthalat Kaçakçılığı Suçu Tanımına Uyan Eylem: Buna göre suçun kanunda belirtilen tanımına uyan eylem; eşyayı, gümrük işlemlerine tabi tutmaksızın ülkeye sokmaktır.
  • İthalat Kaçakçılığı Suçunun Cezası: Eşyayı, gümrük işlemlerine tabi tutmaksızın ülkeye sokan kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis ve on bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.
  • İthalat Kaçakçılığı Suçunun Nitelikli Hali: Eşyanın, gümrük kapıları dışından ülkeye sokulması halinde, verilecek ceza üçte birinden yarısına kadar artırılır.

Eşyanın yurda ithaline ilişkin olarak gümrük mevzuatında hangi hallerde muafiyet ve istisna tanınacağı sayılmış olup, gümrük kapısı dışından eşya ithalinde bir muafiyet ve istisna düzenlenmediği gibi 5607 sayılı Kanun’un 3/1. maddesinde; “Eşyayı, gümrük işlemlerine tabi tutmaksızın Türkiye’ye ithal eden kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis ve onbin güne kab4yhy6

dar adli para cezası ile cezalandırılır. Eşyanın, belirlenen gümrük kapıları dışından Türkiye’ye ithal edilmesi halinde, verilecek ceza üçte birinden yarısına kadar artırılır.” amir hükmü öngörülmüş bulunmaktadır.

Anılan Kanun’un 3/5. maddesinin uygulanabilmesinin koşulu ise birinci ila dördüncü fıkralarda tanımlanan fiillere iştirak etmemek olup, yasal olmayan şekilde başka ülke topraklarına giderek oradan satın aldığı dava konusu eşyayı yine yasal olmayan şekilde gümrük kapısı dışından yurda ithal ettiği sabit olan sanığın, ithal ettiği eşyanın ticari nitelikte olup olmadığına bakılmaksızın, 5607 sayılı Kanun’un 3/1 madde fıkrası uyarınca cezalandırılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması,

Yasaya aykırı, katılan idare temsilcisinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün isteme aykırı olarak (BOZULMASINA), 05.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Aldatıcı İşlem Ve Davranışlarla Gümrük Vergileri Kısmen Veya Tamamen Ödenmeksizin İthalat Suçu:

Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun m.3\2. Maddesinde suçun tanımı ve  uygulanacak yaptırım  düzenlenmiştir.

  • Aldatıcı İşlem Ve Davranışlarla Gümrük Vergileri Kısmen Veya Tamamen Ödenmeksizin İthalat Suçu Tanımına Uyan Eylem: Eşyayı, aldatıcı işlem ve davranışlarla gümrük vergileri kısmen veya tamamen ödenmeksizin ülkeye sokmaktır.
  • Aldatıcı İşlem Ve Davranışlarla Gümrük Vergileri Kısmen Veya Tamamen Ödenmeksizin İthalat Suçunun Cezası: Eşyayı, aldatıcı işlem ve davranışlarla gümrük vergileri kısmen veya tamamen ödenmeksizin ülkeye sokan kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis ve on bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.

Transit Rejimine Tabi Eşyayı Gümrük Bölgesine Bırakma Suçu

Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun m.3\3 Maddesinde suçun tanımı ve  uygulanacak yaptırım  düzenlenmiştir.

Transit Rejimine Tabi Eşyayı Gümrük Bölgesine Bırakma Suçu Tanımına Uyan Eylem: Transit rejimi çerçevesinde taşınan serbest dolaşımda bulunmayan eşyayı, rejim hükümlerine aykırı olarak gümrük bölgesinde bırakmaktır

Transit Rejimine Tabi Eşyayı Gümrük Bölgesine Bırakma Suçunun Yaptırımı: Transit rejimi çerçevesinde taşınan serbest dolaşımda bulunmayan eşyayı, rejim hükümlerine aykırı olarak gümrük bölgesinde bırakan kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.

Belli Bir Amaç İçin Kullanılmak Veya İşlenmek Üzere Ülkeye Geçici İthalat Ve Dahilde İşleme Rejimi Çerçevesinde Getirilen Eşyayı, Hile İle Yurt Dışına Çıkarmış Gibi işlem Yapma suçu: Belli bir amaç için kullanılmak veya işlenmek üzere ülkeye geçici ithalat ve dahilde işleme rejimi çerçevesinde getirilen eşyayı, hile ile yurt dışına çıkarmış gibi işlem yapan kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.

Kaçakçılık Konusu Eşyayı, Bu Özelliğini Bilerek Ve Ticarî Amaçla Satın Alma, Satışa Arz Etme, Satma, Taşıma Veya Saklama Suçu: Yukarıda saydığımız suçlarda tanımlanan fiillerin işlenmesine iştirak etmeksizin, bunların konusunu oluşturan eşyayı, bu özelliğini bilerek ve ticarî amaçla satın alan, satışa arz eden, satan, taşıyan veya saklayan kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.

İthal Eşyayı, İthal Amacı Dışında Başka Bir Kullanıma Tahsis Etme, Satma Veya Devretme Ya Da Bu Özelliğini Bilerek Satın Alma Veya Kabul Etme Suçu: Özel kanunları gereğince gümrük vergilerinden kısmen veya tamamen muaf olarak ithal edilen eşyayı, ithal amacı dışında başka bir kullanıma tahsis eden, satan veya devreden ya da bu özelliğini bilerek satın alan veya kabul eden kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.

  1. İthali Kanun Gereği Yasak Olan Eşyayı Ülkeye Sokma Suçu: İthali kanun gereği yasak olan eşyayı ülkeye sokan kişi, fiil daha ağır bir cezayı gerektiren suç oluşturmadığı takdirde, iki yıldan altı yıla kadar hapis ve yirmi bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. İthali yasak eşyayı, bu özelliğini bilerek satın alan, satışa arz eden, satan, taşıyan veya saklayan kişi, aynı ceza ile cezalandırılır.
  2. İhracı Kanun Gereği Yasak Olan Eşyayı Ülkeden Çıkarma Suçu: İhracı kanun gereği yasak olan eşyayı ülkeden çıkaran kişi, fiil daha ağır cezayı gerektiren başka bir suç oluşturmadığı takdirde bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.
  3. İhracı Kanun Gereği Yasak Olan Eşyayı İhraç Etme Suçu 

İHRACAT SUÇLARI VE CEZALARI

İhracı Kanun Gereği Yasak Olan Eşyayı Ülkeden Çıkarma Suçu

İthalat suçlarında olduğu gibi ihracat suçalrının konusunu  da ihracı kanunlarla yasaklanmış eşyanın ülkeden çıkarılması kaçakçılık suçunu teşkil etmektedir.İhracı kanun gereği yasak olan eşyayı ülkeden çıkaran kişi, fiil daha ağır cezayı gerektiren başka bir suç oluşturmadığı takdirde bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. İhracı kanunen yasaklanan mallar listesini şu şekilde örnekleyebiliriz:

  • Kültür ve tabiat varlıkları (Eski eserler)
  • Hint keneviri
  • Tütün tohumu ve fidesi
  • İhracı ön izne bağlı mallar listesinde yer alan türler hariç bütün av ve yaban hayvanları (canlı ve cansız olarak ve tanınabilir en küçük parçaları ile bunlardan mamul konfeksiyon)
  • Ceviz, dut, kiraz, armut, erik, porsuk, dişbudak, karaağaç ve ıhlamur adlı ağaç türlerinin kütük, tomruk, kereste, kalas ve taslak olarak ihracı
  • Doğadan toplanan doğal çiçek soğanları
  • Odun Sığla (liquidambar orientalis)
  • Yalankoz (pterocarya carpinifolia)
  • Datça hurması (Phoenix the ophrasti crenter)
  • Zeytin (tescili yapılmış ve Milli Çeşit listesinde yayımlanmış olan çeşitlerinin yurt içinde sertifikalandırılmış olanları hariç), incir (tescili yapılmış ve Milli Çeşit listesinde yayımlanmış olan çeşitlerinin yurt içinde sertifikalandırılmış olanları hariç), fındık, antep fıstığı, asma (sultani çekirdeksiz) fidanları
  • Salep (toz, tablet ve her türlü formda)

Yukarıda sayılan mallar  “ihracı yasak eşya” tabirinden  kastedilen  husus yukarıda yazılı olan mallardan birinin veya birkaçının  Türkiye gümrük bölgesinden tamamen  çıkarılması anlamına gelmektedir. Henüz Türkiye gümrük sahasından çıkmamış eşya kaçakçılık suçunu oluşturmaz. uygulanmaz

Hayali İhracat Suçu

Hayali ihracat kısaca ihracı yapılmadığı halde yapılmış gibi gösterilerek kazanç elde edilmesidir. Hayali ihracatta asıl gaye devlet tarafından ihracatın geliştirilmesi ve desteklenmesi için sunduğu maddi  olanaklardan  faydalanıp haksız şekilde  maddi kazanç elde etmektir. Hayali ihracat suçu 5607 sayılı Kanunun 3/9 maddesinde şu şekilde düzenlenmiştir:

İlgili kanun hükümlerine göre teşvik, sübvansiyon veya parasal iadelerden yararlanmak amacıyla ihracat gerçekleşmediği hâlde gerçekleşmiş gibi gösteren ya da gerçekleştirilen ihracata konu malın cins, miktar, evsaf veya fiyatını değişik gösteren kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis ve on bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Beyanname ve eki belgelerde gösterilen ile gerçekte ihraç edilen eşya arasında yüzde onu aşmayan bir fark bulunması halinde, sadece 27/10/1999 tarihli ve 4458 sayılı Gümrük Kanunu hükümlerine göre işlem yapılır.” (5607 sayılı K. m.3/9). Madde hükmü uyarıca hayali ihracat olarak tarif edilen suç;

  • Hiç ihracat yapılmadığı halde ihracat gerçeklemiş gibi göstermek,
  • İhracat gerçekleşmiş olmasına rağmen ihracata konu olan eşyanın cinsinin veya miktarının gerçek dışı beyan edildiği durumlarda hayali kaçakçılık suçu ortaya çıkmaktadır.
  • İlgili madde hükmü gereğince belgelerle gösterilen  eşya ile ihraç edilen eşya arasında %10’u aşmayan bir farklılık oluşursa bu durumda kaçakçılık suçu oluşmayacak, bu durumda Gümrük kanununun 3. maddesine göre yaptırım uygulanacağı düzenlenmiştir.

Uygulamada karşımıza çıkan hayali kaçakçılık suçlarına aşağıdaki örnekleri verebiliriz:

  • İhracat gerçekleşmediği halde belgeler üzerinde yapılmış gibi gösterilerek haksız kazanç elde edilmesi,
  • Değerli eşya ihraç ediyor gibi belge düzenleyerek  ticari değeri bulunmayan eşyanın ihracı,
  • Malın fiyatını gerçek değerinden  yüksek göstererek, ihracatı teşvikve destelemek için kullanılan iade,destek, avantaj vb. gibi durumlardan  yüksek kazanç elde etmek,
  • Belgelerde ibraz edilen ürün ile  ihraç edilen ürünün farklı olması,
  • İşlenmemiş ürünü işlenmiş gibi ihracat gösterip kazanç elde edilmesi,
  • Eşyanın gerçek miktarından gösterilmesi, ürünün miktarı ihraç edilenden daha fazla gösterilerek gerçekte  ihracatı yapılmayan  miktar değerince  devletten haksız kazanç elde etmek,
  • İhracatı gerçekleştirilecek ürün serbest dolaşıma sokularak hayali belge ile ihracat gerçekleştirilmiş gibi gösterilerek hayali ihracatla kazanç elde etmek gibi örnekler verebiliriz.

İhracat gelirleri  ülkemiz  ekonomisi açısından büyük öneme sahiptir. Hayali ihracat ise  iharacatı teşvik etmek için  mali destek, vergi gibi muafiyetleri gibi avantajların  kötüye kullanımı ülke ekonomisi açısından büyük zararlar doğurmaktadır. 5607 sayılı Kaçakçılık Kanunu ile bu hayali ihracat suçunun önüne geçilmek istenmiştir.

Akaryakıt Kaçakçılığı Suçları

Kaçakçılık suçları 5607 sayılı Kaçakçılık Kanunu’nda suçu oluşturan fillerin anlatımlarında her ne kadar eşya tabiri kullanılsa da bazı ürünler  özellik olarak ayrı ele alınarak düzenlenmiştir. Akaryakıt ve türevleri açısından da böyle bir durum sözkonusudur. 5607 sayılı Kaçakçılık Kanunu’nun 3/11. Maddesince düzenlenmiştir. Buna göre;

 “Kaçakçılık suçunun konusunu oluşturan eşyanın akaryakıt ile tütün, tütün mamulleri, makaron, yaprak sigara kâğıdı, etil alkol, metanol ve alkollü içkiler olması halinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek cezalar yarısından iki katına kadar artırılır, ancak bu fıkranın uygulanması suretiyle verilecek ceza üç yıldan az olamaz”  hükmü gereğince akaryakıt kaçakçılığı suç ve cezası düzenlenmiştir. Genel hali bu şekilde olmakla birlikte suçun işleniş şekillerine  göre yaptırımları ayrı ayrı düzenlenmiştir.

  • Ayrım: Ulusal marker uygulamasına uygun olmayan akaryakıtı ticari amaçla satma,üretme, bulundurma, nakletme ve satın alma suçu olarak ayırmıştır. İlgili madde hükmü şu şekildedir:

“Ulusal marker uygulamasına tabi olup da, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun belirlediği seviyenin altında ulusal marker içeren veya hiç içermeyen akaryakıtı;

a) Ticari amaçla üreten, bulunduran veya nakleden,

b) Satışa arz eden veya satan,

c) Bu özelliğini bilerek ve ticari amaçla satın alan, kişi iki yıldan beş yıla kadar hapis ve yirmi bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır. Ancak, marker içermeyen veya seviyesi geçersiz olan akaryakıtın kaçak olarak yurda sokulduğunun anlaşılması hâlinde, onuncu fıkra hükmüne istinaden cezaya hükmolunur.” maddede zikredilen ulusal marker uygulaması; akaryakıt ve türevleri ürünlerin (motorin, benzin, biodizel vb.) yakıtın niteliğini değiştirmeyecek şekilde renklendirici katılmasıdır. Ulusal marker uygulaması ile ise ülke piyasasına giren akaryakıtların ülkeye yasal yolla girip girmediğinin tespiti ve  yasadışı satışların engellenmesi için kurulmuş bir sistemdir. Ulusal marker  bulunmayan akaryakıtın üretimi-satılması-satın alınması akaryakıt kaçakçılığı suçu eylemidir.

 Ayrım: Akaryakıt haricindeki ürünlerle akaryakıt elde etme de ayrı düzenlemeye tabi tutulmuştur. Buna göre:

“Enerji Piyasası Düzenleme Kurumundan izin alınmadan; akaryakıt haricinde kalan solvent, madenî yağ, baz yağ, asfalt ve benzeri petrol ürünlerinden akaryakıt üreten veya bunları doğrudan akaryakıt yerine ikmal ederek üreten, satışa arz eden, satan, bulunduran, bu özelliğini bilerek ticarî amaçla satın alan, taşıyan veya saklayan kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis ve yirmi bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. (Ek cümle:29/4/2021-7318/13 md.) Akaryakıt yerine kullanılan diğer ürünler yönünden de bu fıkra uyarınca cezaya hükmolunur.” Ham petrolden  başkaca ürünlerden(madeni yağ,solvent, vb.) de yakıt üretilmektedir. Madde hükmü gereği bu ürünlerden akaryakıt üretmek, bulundurmak, satmak ve satın almak  da akaryakıt kaçakçılığı suçunu oluşturmaktadır.

Ayrım: İletim ve boru hatlarından kanuna aykırı ürünleri bulundurmak-satmak-satın almak fiilleri de ayrı bir suç eylemi olarak değerlendirilmiştir. Bu madde şöyledir:

 Her türlü üretim, iletim ve dağıtım hatları dahil olmak üzere sıvı veya gaz halindeki hidrokarbonlarla, hidrokarbon türevi olan yakıtları nakleden boru hatlarından, depolarından veya kuyulardan kanunlara aykırı şekilde alınan ürünleri satışa arz eden, satan, bulunduran, bu özelliğini bilerek ticarî amaçla satın alan, taşıyan veya saklayan kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis ve yirmi bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.” Ülkemiz konumu itibarıyle boru hatlarının fazla geçtiği bir lokasyondadır. Bu borulardan ve tanklardan  yakıtın çalınması, satışa sunulması,satın alınması ve bulundurulması yine akaryakıt kaçakçılığı  suçuna dahil  edilmiştir.

Ayrım: Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından yapılan akaryakıt istasyonlarında lisansız kullanılan tankların ve ekipmanların daha fazla kazanç elde etmek için kulunıldığının  tespiti ile bu konunun da kaçakçılık suçu kapsamına girmesine neden olmuştur. Bu düzenleme şu şekildedir.

“Kaçak akaryakıt veya sahte ulusal marker elde etmeye, satmaya ya da herhangi bir piyasa faaliyetine konu etmeye yarayacak şekilde lisansa esas teşkil eden belgelerde belirlenenlere aykırı olarak sabit ya da seyyar tank, düzenek veya ekipman bulunduranlar iki yıldan beş yıla kadar hapis ve yirmi bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.”

Ayrım: Ulusal marker uygulaması 2007 yılından itibaren ülkemizde uygulanmaya başlanmıştır. Akaryakıtın kimliği marker uygulaması ile kazandırılır. Ülkemizin ulasal marker uygulaması TÜBİTAK ve EPDK işbirliği ile gerçekleştirilir. 5607 sayılı Kaçakçılık Kanununu ulusal marker uygulamasının da yasadışı kullanımını kaçakçılık kapsamında düzenlemiştir. Bu düzenlemeye  göre;

Ulusal markeri yetkisiz olarak üreten, satışa arz eden, satan, yetkisiz kişilerden satın alan, kabul eden, bu özelliğini bilerek nakleden veya bulunduranlar, iki yıldan beş yıla kadar hapis ve yirmi bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Ulusal markerin kimyasal özelliklerini taşımasa bile, bu madde yerine kullanılmak amacıyla üretilen kimyasal terkipler hakkında da bu fıkra hükmü uygulanır.”

 Tütün ve Alkollü İçkiye İlişkin Kaçakçılık  Suçları

Ülkemizde tütün ve alkollü içecekler vergi bakımından oldukça önemli bir yere sahiptir. Bundan öncelikli amaç ise vatandaşlarınn sağlığının korunmasıdır. Bu sebeblerle bu ürünlerin kaçakçılığının önüne geçilmesi oldukça önem arz ettiğinden  5607 sayılı Kaçakçılık Kanununda ayrıntılı olarak yer verilmiştir. Kanunda düzenlenen kaçakçılık suçlarını şu şekilde sıralayabiliriz:

Taklit Olarak Tütün Mamulleri Ve Alkollü İçki Bandrolü Üretmek, Ülkeye Sokmak, Satmak Ve Satın Almak Suçu

Tütün ve alkollü içkiye ilişkin kaçakçılık  suçları bakımında  Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda ilk olarak taklit edilerek  tütün mamulleri ve alkollü içki bandrolü üretimi, ülkeye sokmak, satmak ve satın almak suçu düzenleme altına alınmıştır. Tütün mamulleri, makaron, yaprak sigara kâğıdı, etil alkol, metanol ve alkollü içkilerin ambalajlarına kamu kurumlarınca uygulanan bandrol, etiket, hologram, pul, damga veya benzeri işaretlerin taklitlerini imal eden veya ülkeye sokanlar ile bunları bilerek bulunduran, nakleden, satan ya da kullananlar üç yıldan altı yıla kadar hapis ve yirmi bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.

Tütün ve alkollü içecek ambalajlarında kullanılacak özel işaret ve etiketler (bandrol, etiket, hologram, pul, damga vb.) basımı  ülkemizde Darphane kurumu yapılmaktadır. Bu sayılanların Darphane  tarafından basımı belli güvenlik kodlama sistemine göre yapılır. Darphanenin basımı dışında üretilen ve kullanılan işaret, etiket ve bandroller kaçakçılık suçunu teşkil edecektir.

Tütün Mamulleri Ve Alkollü İçki Bandrollerini Belirlenen Ürünler Dışında Kullanmak Suçu

Tütün mamulleri, makaron, yaprak sigara kâğıdı, etil alkol, metanol ve alkollü içkilerin ambalajlarına kamu kurumlarınca uygulanan bandrol, etiket, hologram, pul, damga veya benzeri işaretleri; ilgili mevzuatta belirlenen şekilde temin etmesine rağmen belirlenen ürünlerde kullanmaksızın bedelli veya bedelsiz olarak yayanlar, bunları alma veya kullanma hakkı olmadığı halde sahte evrak veya dokümanlarla veya herhangi bir biçimde ilgili kurum ve kuruluşları yanıltarak temin edenler, bunları taklit veya tahrif ederek ya da konulduğu üründen kaldırarak, değiştirerek ya da her ne suretle olursa olsun tedarik ederek amacı dışında kullananlar üç yıldan altı yıla kadar hapis ve yirmi bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.

Bu ürünleri üreten veya ithal edenler yasal olarak Darphane’den  bandrol veya etiket satın alabilirler. Satın alınan bu etiket ve bandrolleri kaçak ürünlere yapıştırarak satarlarsa kaçakçılık suçu işlemiş olurlar. Bununla birlikte sahte belgelerle Darphane’nin yanıltılarak bandrol ve etiket temin edilmesi de bu suçu oluşturacaktır.

Bandrolsüz Veya Taklit Bandrollü Eşyayı Üretmek, Taşımak, Satmak Ve Satın Almak Suçu

Ambalajlarında bandrol, etiket, hologram, pul, damga veya benzeri işaret bulunmayan ya da taklit veya yanıltıcı bandrol, etiket, hologram, pul, damga veya benzeri işaretleri taşıyan tütün mamulleri, makaron, yaprak sigara kâğıdı, etil alkol, metanol ve alkollü içkileri;

  • Ticari amaçla üreten, bulunduran veya nakleden,
  • Satışa arz eden veya satan,
  • Bu özelliğini bilerek ve ticari amaçla satın alan, kişi üç yıldan altı yıla kadar hapis ve yirmi bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.

Ancak, tütün mamullerinin, makaron, yaprak sigara kâğıdı, etil alkol, metanol ve alkollü içkilerin kaçak olarak yurda sokulduğunun anlaşılması hâlinde, cezalar yarısından iki katına kadar artırılır, ancak bu fıkranın uygulanması suretiyle verilecek ceza üç yıldan az olamaz.

Bu düzenleme etiket ve işaretleyici uygulamalar sayesinde  yerli veya ithal ürünlerin kontrol altında tutulabilmesini sağlamaktadır. Ayrıca bandrol uygulaması toplum sağlığını tehdit edici ürünlerin de piyasaya sokulmasının  önlenmesi açısından önemlidir.

Yetkisiz Tütün Ticareti Yapmak, Makarona Doldurulmuş Mamulü Satmak Ve Nakletmek Suçu

Tarım ve Orman Bakanlığı’na  bağlı Tütün ve Alkol Dairesi’den  yetki belgesi almadan veya bildirimde bulunmadan tütün ticareti yapanlar ile ticari amaçla; makaron veya yaprak sigara kâğıdını, içine kıyılmış tütün, parçalanmış tütün ya da tütün harici herhangi bir madde doldurulmuş olarak satanlara, satışa arz edenlere, bulunduran ve nakledenlere üç yıldan altı yıla kadar hapis cezası verilir.

Tütün ticareti yapabilmek için  Tarım ve Orman Bakanlığında bulunan Tütün ve Alkol Dairesi’den  yetki belgesi alınması gerekir. Bu belge alınmadan yapılacak tütün ve tütün ürünleri ticareti yapanlar kaçakçılık suçunu  işlemiş olacaklardır.

Reform Avukatlık Bürosu

Avukat Nalan KURU ve Av. Gökhan Yılmaz tarafından 2015 yılında kurulmuş olup, Çankaya/Ankara’da bulunan avukatlık ofisinde faaliyet göstermektedir. Reform Ankara Hukuk Bürosu özellikle kamu hukuku ve özel hukuk alanında tecrübeli kadrosuyla hukuki ihtilafların çözümü noktasında hizmet vermektedir. Mesleğimizi yapmaktayken ön yargısız bir şekilde, dürüst , şeffaf , hızlı , iletişim halinde ve sonuç odaklı hareket etmekteyiz. Reform Hukuk ve Danısmanlık Bürosu Ankara , uzun yıllara dayanan tecrübesi ile gerek ulusal gerekse uluslararası alanda faaliyet gösteren müvekkillerine hukukun birçok farklı alanında danısmanlık ve dava takibi hizmetleri veren bir hukuk bürosudur. Büromuz farklı uzmanlık alanlarında akademik basarı göstermis profesyonel avukatlardan olusmaktadır.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
ARAYIN