Askeri Hukuk

Atamaya Esas Rapor – (TSK)- İptal Davası

Sağlık Gerekçesiyle Garnizon Hizmet Süresini Tamamlamadan Atanma

Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı bünyesinde görev yapan subay ve astsubayların mesleki hayatlarını doğrudan etkileyen konulardan biri, atamaya esas rapor olarak bilinen sağlık raporudur. Bu rapor, personelin kendisi veya bakmakla yükümlü olduğu aile bireylerinin sağlık durumuna göre atanacağı garnizon ya da görev yerinin belirlenmesinde kritik rol oynamaktadır. Özellikle son yıllarda idari yargıda açılan davalarda, atamaya esas sağlık raporu nedeniyle yapılan veya yapılmayan atamaların hukuka uygunluğu sıklıkla tartışma konusu olmuştur.

Bu makalede, öncelikle “atamaya esas rapor” kavramı tanımlanacak, ardından ilgili mevzuatlar çerçevesinde ayrıntılı bir değerlendirme yapılacak ve son olarak uygulamadaki sorunlar ile hukuki iptal davaları ele alınacaktır.

Atamaya Esas Raporun Tanımı ve Hukuki Dayanağı

“Atamaya esas rapor”, subay ve astsubayların veya onların bakmakla yükümlü oldukları yakınlarının sağlık durumunu resmi olarak belgeleyen, yetkili askeri ve sivil sağlık kuruluşları tarafından verilen rapordur. Bu rapor, personelin atanacağı görev yerinde sağlık şartlarının uygun olup olmadığını belirlemek amacıyla düzenlenir.

Hukuki dayanak, üç temel mevzuatta düzenlenmiştir:

  • Subay ve Astsubay Atama Yönetmeliği,
  • TSK, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı Sağlık Yeteneği Yönetmeliği,
  • TSK, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı Personelinin Sağlık Muayene Yönergesi.

Bu mevzuatlar, atamaya esas sağlık raporunun düzenlenme süreci, raporun geçerlilik koşulları ve hukuki sonuçlarını ayrıntılı şekilde açıklamaktadır.

Subay ve Astsubay Atama Yönetmeliği Çerçevesinde Atamaya Esas Rapor

Subay ve Astsubay Atama Yönetmeliği’nin 24. maddesi, subay ve astsubayların garnizon hizmet sürelerini tamamlamadan başka bir garnizona atanmasını gerektiren halleri düzenlemiştir. Bu haller arasında sağlık durumu, atamaya esas raporun önemini ortaya koyan temel gerekçelerden biridir.

  • Yönetmelik, personelin kendisi, eşi, çocukları veya bakmakla yükümlü olduğu anne, baba ya da kardeşin sağlık durumunun “atamaya esas hayati öneme haiz” olması hâlinde yer değişikliğine imkân tanımaktadır.

  • Ayrıca eş veya çocukların ölümü, kilit/kritik kadrolara ihtiyaç ve idari zaruretler gibi durumlarda da erken atama yapılabilmektedir.

Dolayısıyla bu yönetmelik, doğrudan atamaya esas sağlık raporu vermese de, bu raporun atama sürecinde belirleyici rolünü ortaya koymaktadır. Bu yönetmelik çerçevesinde; 

Garnizon Hizmet Süresini Tamamlamadan Atandırılmayı Gerektiren Haller

Madde 24 – Subay ve astsubayların bulundukları garnizonlarda garnizon hizmet sürelerini bitirmeden diğer bir garnizona atandırılmalarını icap ettiren haller şunlardır:

a) Kuvvet Harp Akademilerinde eğitim ve öğrenime başlama,

b) Türk Silahlı Kuvvetlerinin ihtiyaç duyduğu dallarda Türk Silahlı Kuvvetleri nam ve hesabına lisansüstü eğitim-öğretimi için tespit edilen kadro kontenjanlarına girmiş olma,

c) Yurt dışı sürekli göreve seçilmiş olma,

ç) Lağıv, tensik, kadro veya konuş değişiklikleri,

d)(Değişik bent:RG-20/4/2013-28624)Sağlık durumu (kendisinin, eşinin veya bakmakla yükümlü olduğu çocukları ile bakmakla yükümlü olduğu ve aynı çatı altında yaşayan anne, baba veya yargı kararıyla vasi tayin edilmesi kaydıyla kardeşin atamaya esas hayati önemi haiz sağlık durumları bulunması halinde),

e) Eş veya çocuklarının ölümü sebebiyle personelin atama istemesi durumunda,

f)  Sıralı hizmet garnizon görevi ihtiyacı,

g) Kıbrıs’a atama ihtiyacı,

ğ) Kilit/kritik kadrolara atama ihtiyacı,

h) İdari, asayiş ve zaruri sebepler.

İdari sebeplerle bulunduğu garnizondaki vazifesinden alınmasına zaruret görülenler, aynı derecede diğer bir garnizona atandırılırlar. İmkân bulunmadığı taktirde önceki safahatı dikkate alınarak başka dereceli bir garnizona atandırılırlar.

Bulundukları garnizonlarda garnizon hizmet sürelerini tamamlamadan, yeniden teşkil, lağıv, tensik ve konuş değişikliği gibi sebeplerle kıta, karargâh veya kurumları ile diğer bir garnizona yer değiştirenler, safahatlarına nazaran yeni garnizonda hizmetlerine devamı icap ettiren bir sebep yoksa, hizmeti aksatmamak şartı ile safahatlarına uygun olan yerlere peyderpey atandırılırlar.

Sağlık Yeteneği Yönetmeliği Çerçevesinde Atamaya Esas Sağlık Raporu

Sağlık Yeteneği Yönetmeliği’nin 51. maddesi, atamaya esas sağlık raporlarının alınması, geçerliliği ve raporun içeriğine ilişkin detayları düzenler.

  • Rapor, yalnızca yetkili sağlık kuruluşları tarafından verilebilir.

  • Seferberlik dönemlerinde acil durumlar dışında bu rapor alınamaz.

  • Bir atama dönemi içerisinde aynı tanı için yalnızca bir rapor düzenlenebilir.

  • Raporda “Hayati Öneme Haizdir” ibaresi yer alıyorsa, atamanın derhal yapılması zorunludur.

  • Raporlarda garnizon adı belirtilmez; sadece hastalığın gerektirdiği uzmanlık alanı, iklim ya da çalışma şartları yazılır.

Bu düzenleme, raporun keyfi şekilde kullanılmasını engeller ve objektif ölçütlere dayandırılmasını sağlar.

Sağlık Muayene Yönergesi Çerçevesinde Atamaya Esas Rapor

Sağlık Muayene Yönergesi’nin 11. maddesi, atamaya esas raporun alınma sürecini ayrıntılı biçimde düzenler.

  • Personel adına komutanlıkça sevk kâğıdı düzenlenir.

  • Aynı tanı için bir atama döneminde yalnızca tek rapor alınabilir.

  • Raporlarda “Hayati Öneme Haizdir” ve “Takip ve Kontrol Gereklidir” gibi ifadeler yer alabilir.

  • Hastalığın niteliğine göre uygun garnizon ve görev yerleri belirlenir.

Bu yönerge, uygulamada rapor düzenleme sürecinin pratik işleyişini göstermesi bakımından büyük önem taşır. Bu yönergedeki ilgili düzenleme şu şekildedir ;

Atamaya Esas Raporlar
MADDE 11 – (1)
a) Kendisi, eşi ve bakmakla yükümlü olduğu aile fertlerinden birisinin (bakmakla yükümlü olduğu çocukları ile bakmakla yükümlü olduğu ve aynı çatı altında yaşayan anne, baba veya yargı kararıyla vasi tayin edilmesi kaydıyla kardeşi) tedaviyi gerektiren bir hastalığı tespit edilen subay ve astsubaylar atamaya esas sağlık raporu almak için en yakın yetkili sağlık kuruluşlarına müracaat edebilir. Acil durumlar hariç olmak üzere seferberliğe hazırlık döneminde ve seferberlik sırasındaki atamaya esas sağlık raporu müracaatları kabul edilmez.

b) Atamaya esas rapor almak için müracaat eden personel adına, görev yaptığı kurum veya komutanlıkça sevk kâğıdı düzenlenir, sevk kâğıdında atamaya esas rapor isteği belirtilir. Aile fertleri için herhangi bir sevk kağıdı düzenlenmez ve personel ilgili en yakın yetkili hastaneye doğrudan müracaat eder.

c) Bir atama dönemi içerisinde aynı tanı ile ancak bir kez atamaya esas sağlık raporu verilebilir. Ancak, çeşitli nedenlerle atama dönemi içerisinde aynı veya bir başka yetkili sağlık kuruluşu tarafından ikinci rapor düzenlenmiş ve iki rapor arasında tanı ve karar bakımından farklılık mevcut ise bu Yönerge’nin kontrol muayenesine ilişkin hükümleri uygulanır.

ç) 26/4/2014 tarihli ve 28983 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Tıpta ve Diş Hekimliğinde Uzmanlık Eğitimi Yönetmeliği”ne göre yan dal branşı olarak kabul edilmeyen branşlar için atamaya esas sağlık raporu düzenlenemez.

d) Atamaya esas sağlık raporunun karar hanesinde “Hayati Öneme Haizdir” ibaresi, ilgili personelin zamana bağlı kalmaksızın atamasının derhal yapılması gereken durumlarda kullanılır. Ayrıca bu ibarenin rutin olarak kullanıldığı devamlı ilaç raporları, özel eğitim raporları ve benzeri raporlar ile atamaya esas sağlık raporları aynı raporda birlikte düzenlenemez.

e) Atamaya esas sağlık raporlarında, karar hanesinde “…Ayda Bir Takip ve Kontrolü Gereklidir” veya “İlgili Uzman ve/veya Sağlık Merkezinin Bulunduğu Yerde İkameti Uygundur” ifadesine yer verilir.

f) Atamaya esas sağlık raporlarının karar hanelerinde hastalığın gerektirdiği mevzuata uygun iklim ya da çalışma şartları, branş, özel eğitim merkezi ya da laboratuvar imkânları belirtilir, garnizon/hizmet bölgesi veya hastane adı belirtilmez.

g) Atamaya esas sağlık raporu düzenlenmesinde, raporu düzenleyen uzman tabip ancak kendi uzmanlık dalı ile ilgili branşları karar hanesinde belirtebilir. Diğer branşlardan uzman tabiplerin ya da laboratuvar branşlarının bulunması öngörülüyor ise mutlaka ilgili branştan Sağlık Kurulu muayene fişi yazılmak suretiyle görüş alınır. Ana dalların uzman tabipleri, bu ana dala ait yan dalların uzman tabiplerinin görüşü olmadan subay ve astsubayların herhangi bir yan dal uzman tabibinin bulunduğu garnizonlara/hizmet bölgelerine atanmasının uygun olduğunu karar hanesine yazamaz.

ğ) Hastalığın niteliğine göre subay ve astsubayların hangi uzman tabiplerin bulunduğu garnizonlara/hizmet bölgelerine görev yapacağı ya da ikamet edeceği gerektiği belirlenirken, aynı rahatsızlık için bulunması öngörülen uzman tabiplerin aynı olmasına dikkat edilir. Durumu özellik arz eden hastaların konu ile ilgili ayrıntılı değerlendirmesi rapor içeriğinde belirtilir.

h) Ataması yapılan subay ve astsubaylardan atanmadan önce, acil hastalıklar hariç, ameliyat veya tedaviyi gerektiren bir hastalığı bulunan ancak hastalığını tedavi ettirmeyenler atandıkları yere veya göreve giderler ve tedavilerini gittikleri yerlerde yaptırırlar.

ı) Herhangi bir göreve atandığı sırada acil tedaviyi gerektiren bir hastalığa tutulan subay ve astsubaylar, en yakın yetkili sağlık kuruluşu gönderilirler ve tedavi sonunda haklarında alacakları rapor kararlarına göre işlem yapılır.

i) Atanmadan önce müracaat edip de gerekli ameliyat veya tedaviyi kabul etmeyenlerin hastalıkları sabitleşmiş olarak kabul edilir ve haklarında kesin kararlı rapor düzenlenerek işlem yapılır.

j) TSK, J.Gn.K.lığı ve S.G.K.lığı personelinin kendisi dışında bakmakla yükümlü bulunduğu aile fertleri hakkında düzenlenen atama ve hastalık tedavileri ile ilgili raporların karar bölümüne, SYY’nin madde ve fıkraları yazılmaz, sadece karar yazılır.

Atamaya Esas Raporun Hukuki ve İdari İşlevi

Atamaya esas rapor, hem hukuki hem de idari açıdan iki işlevi yerine getirir:

  1. İdari İşlev: Personelin atanacağı yerin belirlenmesinde kullanılacak nesnel bir kriter sağlar.

  2. Hukuki İşlev: Atama kararına karşı açılacak davalarda idarenin savunmasını ve yargının kararını şekillendiren temel dayanaklardan biri olur.

Bu bakımdan rapor, hem kamu yönetimi hem de bireysel haklar açısından kritik bir araçtır.

Atamaya Esas Raporun Uygulamada Ortaya Çıkardığı Sorunlar

Uygulamada en sık karşılaşılan sorunlar şunlardır:

  • Aynı tanı için farklı sağlık kuruluşlarının farklı kararlar vermesi,

  • Yan dal olarak kabul edilmeyen branşlarda rapor talebinin reddi,

  • Garnizonda yeterli uzmanlık bulunmaması nedeniyle raporun işlevsiz kalması,

  • Rapor karar hanesinin yeterince açıklayıcı olmaması.

Bu sorunlar, hem idari işlemlerde belirsizliğe yol açmakta hem de yargı mercilerinde davalara neden olmaktadır.

Atamaya Esas Raporun İnsan Hakları ve Personel Sağlığı Açısından Önemi

Atamaya esas rapor, personelin sağlık hakkı, aile bütünlüğü hakkı ve insan onuru ile doğrudan bağlantılıdır. Örneğin, ağır hastalığı olan bir çocuğun tedavi görebileceği şehirde görev yapılmasına imkân tanıyan rapor, sadece idari bir işlem değil aynı zamanda insan haklarının korunması anlamına gelir.

Atamaya Esas Raporun İdare Hukuku ve Kamu Yönetimi Boyutu

İdare hukuku bakımından atamaya esas rapor, “takdir yetkisi” ile “bağlı yetki” arasındaki dengeyi gösterir. Raporun içeriği idareyi çoğu zaman bağlayıcıdır; idare, sağlık raporunu görmezden gelerek farklı bir atama yaparsa bu durum yargı tarafından iptal edilebilir.

Atamaya Esas Rapor Sebebiyle Atanmama İşleminin İptali

Uygulamada kimi zaman atamaya esas rapor alınmasına rağmen idare, çeşitli gerekçelerle atama işlemini gerçekleştirmeyebilir. Bu durumda personel, idare mahkemelerinde iptal davası açabilir.

Yargı kararlarında şu kriterler önem arz etmektedir:

  • Raporun yetkili sağlık kurulu tarafından düzenlenmiş olması,

  • Raporun “hayati öneme haiz” ibaresi içermesi,

  • İdarenin raporu görmezden gelerek eşitlik ve sağlık hakkını ihlal etmesi.

Danıştay’ın yerleşik içtihatlarına göre, raporun bağlayıcı niteliği olduğundan idarenin atamama işlemi çoğunlukla iptal edilmektedir.

atamaya esas rapor, atama sağlık raporu, atamaya esas sağlık kurulu raporu, tayin öncesi sağlık raporu, göreve giriş sağlık raporu, sağlık nedeniyle atama raporu

Atamaya İlişkin Rapor Nasıl Alınır?

“Atamaya ilişkin rapor nasıl alınır?” sorusunun cevabı, yukarıda belirtilen yönetmelik ve yönergelerden anlaşılmaktadır. Süreç, şu adımlarla işlemektedir:

Müracaat:

    • Personelin kendisi veya bakmakla yükümlü olduğu eş, çocuk, anne, baba veya kardeşin tedavi gerektiren bir hastalığı olması hâlinde, en yakın yetkili sağlık kuruluşuna müracaat edilir (Sağlık Muayene Yönergesi, Madde 11).

    • Acil durumlar dışında, seferberlik döneminde bu müracaatlar kabul edilmez (Sağlık Yeteneği Yönetmeliği, Madde 51).

Sevk İşlemleri:

    • Personel için görev yaptığı kurum veya komutanlık tarafından sevk kâğıdı düzenlenir ve burada açıkça “atamaya esas rapor” talebi belirtilir.

    • Aile fertleri için sevk kâğıdı gerekmez; doğrudan sağlık kuruluşuna başvuru yapılabilir (Sağlık Muayene Yönergesi, Madde 11/b).

Raporun Düzenlenmesi:

    • Yetkili sağlık kurulu, hastalığın niteliğine göre değerlendirme yapar.

    • Raporun karar hanesinde şu ifadeler yer alabilir:

      • “Hayati Öneme Haizdir” → derhal atama yapılması gerekir.

      • “… Sürede Takip ve Kontrol Gereklidir” → belirli aralıklarla kontrol şartı vardır.

      • “İlgili Uzman ve/veya Sağlık Merkezinin Bulunduğu Yerde İkameti Uygundur” → belirli uzmanlık alanlarının bulunduğu garnizonlarda görev yapılması uygun görülür.

Geçerlilik ve Tekrarlanma:

    • Aynı atama dönemi içinde aynı tanı için yalnızca bir rapor verilebilir.

    • Farklı raporlar arasında çelişki olursa, kontrol muayenesi hükümleri uygulanır (Sağlık Muayene Yönergesi, Madde 11/c).

İdari İşlem:

    • Düzenlenen rapor, ilgili atama dairesine veya komutanlığa iletilir.

    • Raporun içeriğine göre personelin yeni görev yeri belirlenir ya da mevcut görevinde kalması sağlanır.

Sonuç

“Atamaya esas rapor” ya da eş anlamlı ifadeleriyle “atama sağlık raporu”, “atamaya esas sağlık kurulu raporu” ve “tayin öncesi sağlık raporu”, yalnızca idari bir belge değil, aynı zamanda personelin ve ailesinin sağlık hakkını güvence altına alan kritik bir hukuki dayanak niteliği taşımaktadır. Türk Silahlı Kuvvetleri, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı bünyesinde görev yapan subay ve astsubaylar için bu rapor, hem bireysel hem de kurumsal boyutlarıyla büyük önem arz eder. Zira görev yeri değişikliği gibi idari işlemler, yalnızca kamu hizmetinin gerekleri doğrultusunda değil, aynı zamanda personelin ve aile bireylerinin yaşam kalitesini, tedavi imkânlarını ve insan onurunu doğrudan etkileyecek sonuçlar doğurmaktadır.

Mevzuat hükümleri incelendiğinde, Subay ve Astsubay Atama Yönetmeliği’nde sağlık durumunun atama sürecine etkisi vurgulanırken, Sağlık Yeteneği Yönetmeliği ve Sağlık Muayene Yönergesi, raporun alınma sürecini, içerik ve geçerlilik şartlarını detaylı biçimde düzenlemektedir. Özellikle raporun karar hanesinde yer alan “Hayati Öneme Haizdir” veya “İlgili Uzman ve/veya Sağlık Merkezinin Bulunduğu Yerde İkameti Uygundur” gibi ifadeler, idare açısından bağlayıcı niteliktedir. Bu nedenle idarenin, mevzuata uygun şekilde düzenlenen raporları göz ardı ederek farklı bir atama kararı vermesi, çoğu zaman yargı mercileri tarafından hukuka aykırı bulunmakta ve iptale konu olmaktadır.

Sonuç olarak, atamaya esas rapor, yalnızca bir sağlık değerlendirmesi değil, aynı zamanda idare ile personel arasındaki dengeyi sağlayan, hizmet gerekleri ile temel hakları buluşturan bir mekanizmadır. Bu nedenle raporun düzenlenmesi, uygulanması ve idari süreçlerde dikkate alınması, hem kamu yönetiminin etkinliği hem de personelin haklarının korunması açısından vazgeçilmezdir.

Sikca Sorulan Sorular 3

Sıkça Sorulan Sorular

Atamaya esas rapor nedir?

Atamaya esas rapor, subay ve astsubayların ya da onların bakmakla yükümlü olduğu aile fertlerinin sağlık durumunu belgeleyen ve görev yerinin belirlenmesinde esas alınan sağlık kurulu raporudur. Subay ve Astsubay Atama Yönetmeliği (Madde 24), Sağlık Yeteneği Yönetmeliği (Madde 51) ve Sağlık Muayene Yönergesi (Madde 11) bu raporun hukuki dayanaklarını oluşturur.

Atama sağlık raporu ile atamaya esas rapor aynı şey midir?

Evet. Atama sağlık raporu, atamaya esas raporun eş anlamlısıdır. Bu kavram bazen “atamaya esas sağlık kurulu raporu”, “tayin öncesi sağlık raporu” veya “göreve giriş sağlık raporu” şeklinde de kullanılmaktadır. Hepsi aynı hukuki belgeyi ifade eder.

Atamaya esas rapor nasıl alınır?

  • Personel veya aile fertlerinin sağlık problemi olduğunda, en yakın yetkili sağlık kuruluşuna müracaat edilir.

  • Personel için bağlı bulunduğu komutanlık sevk kâğıdı düzenler; aile fertleri için sevk kâğıdı gerekmez.

  • Yetkili sağlık kurulu, hastalığın niteliğine göre rapor hazırlar.

  • Raporda şu ifadelerden biri bulunabilir:

    • “Hayati Öneme Haizdir” → derhal atama yapılır.

    • “Takip ve Kontrol Gereklidir” → düzenli kontroller öngörülür.

    • “İlgili Uzman ve/veya Sağlık Merkezinin Bulunduğu Yerde İkameti Uygundur” → uzmanlık merkezine yakın görev yeri gerekir.

  • Aynı atama dönemi içinde aynı tanı için yalnızca bir rapor düzenlenebilir.

Tayin öncesi sağlık raporu almak için hangi şartlar gerekir?

  • Personelin kendisi, eşi, çocukları veya bakmakla yükümlü olduğu anne, baba ya da kardeşin tedavi gerektiren hastalığının bulunması gerekir.

  • Seferberlik dönemlerinde, acil durumlar dışında rapor alınamaz.

  • Yan dal branşı kabul edilmeyen sağlık dalları için rapor düzenlenmez (Sağlık Yeteneği Yönetmeliği, Madde 51/3).

Atamaya esas sağlık raporu kaç kez alınabilir?

Bir atama dönemi içinde aynı tanı için yalnızca bir kez alınabilir. Ancak farklı yetkili sağlık kuruluşlarından verilen raporlar arasında çelişki varsa, kontrol muayenesi yapılır (Sağlık Muayene Yönergesi, Madde 11/c).

Atamaya esas raporun karar hanesinde hangi ifadeler yer alır?

  • “Hayati Öneme Haizdir”

  • “Sürede Takip ve Kontrolü Gereklidir”

  • “İlgili Uzman/ Sağlık Merkezinin Bulunduğu Yerde İkameti Uygundur”

Bu ifadeler, atama işleminin ivedilikle mi yapılacağını, yoksa belirli sağlık koşulları gözetilerek mi gerçekleştirileceğini belirler.

Göreve giriş sağlık raporu ile atamaya esas rapor arasında fark var mı?

Göreve giriş sağlık raporu, ilk göreve atanmadan önce sağlık durumunu değerlendiren rapordur. Atamaya esas rapor ise meslek hayatı boyunca yer değiştirme, tayin veya görev değişikliği sürecinde kullanılan rapordur.

Atamaya esas rapor sebebiyle atanmama işlemi iptal edilebilir mi?

Evet. Eğer yetkili sağlık kurulu tarafından düzenlenen rapor “hayati öneme haizdir” ibaresi içeriyorsa, idarenin bu raporu dikkate almadan personeli atamaması hukuka aykırıdır. Danıştay kararlarına göre bu tür atamama işlemleri sıklıkla iptal edilmektedir.

Sağlık nedeniyle atama raporu hangi hakları sağlar?

Bu rapor, personelin veya ailesinin tedavi sürecini kolaylaştıracak bir yerde görev yapmasını sağlar. Aynı zamanda sağlık hakkı ve aile bütünlüğü hakkı gibi temel insan haklarının korunmasına da hizmet eder.

Atamaya esas sağlık kurulu raporu alınırken en sık yapılan hatalar nelerdir?

  • Yan dal branşı için rapor talep edilmesi,

  • Aynı tanı için aynı dönemde ikinci rapor alınmaya çalışılması,

  • Raporun karar hanesinin eksik veya belirsiz düzenlenmesi,

  • Garnizon veya hastane adının doğrudan yazılması (mevzuata aykırıdır).

Kaynakça

Baslik 2025 09 12T112816.353

  • Subay ve Astsubay Atama Yönetmeliği, Resmî Gazete, 18/12/2005, Sayı: 26027.

  • TSK, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı Sağlık Yeteneği Yönetmeliği, Resmî Gazete, 22/09/2017, Karar Sayısı: 2017/10844.

  • TSK, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı Personelinin Sağlık Muayene Yönergesi, MSB Yayınları.

  • Danıştay Kararları

Reform Avukatlık Bürosu

Ankara Avukat - Avukat Nalan KURU ve Av. Gökhan Yılmaz tarafından kurulmuş olup, Çankaya/Ankara’da bulunan avukatlık ofisinde faaliyet göstermektedir. Reform Ankara Hukuk Bürosu özellikle kamu hukuku ve özel hukuk alanında tecrübeli kadrosuyla hukuki ihtilafların çözümü noktasında hizmet vermektedir. Mesleğimizi yapmaktayken ön yargısız bir şekilde, dürüst , şeffaf , hızlı , iletişim halinde ve sonuç odaklı hareket etmekteyiz. Reform Hukuk ve Danışmanlık Bürosu Ankara , uzun yıllara dayanan tecrübesi ile gerek ulusal gerekse uluslararası alanda faaliyet gösteren müvekkillerine hukukun birçok farklı alanında danışmanlık ve dava takibi hizmetleri veren bir hukuk bürosudur. Büromuz farklı uzmanlık alanlarında başarı göstermiş avukatlardan oluşmaktadır.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu