vasiyetname nedir, vasiyetname nasıl hazırlanır

VASİYETNAME

Vasiyetname miras bırakanın terekesi ile ilgili ölümünden sonra sonuç doğuracak işlemlerle miras paylaşım esaslarını belirleyebildiği ve son birkaç isteğini dile getirebildiği, sözlü veya yazılı şekilde düzenlenebilen bir ölüme bağlı tasarruf işlemidir. Vasiyetname tek taraflı bir hukuki işlemdir. Miras bırakanın vasiyetnameyi geçerli bir şekilde düzenlemesi ile vasiyetname, miras bırakanın ölümü halinde sonuç doğuracak şekilde oluşturulmuş olur. Vasiyetname sözlü, el yazılı veya resmi yazılı şekilde hazırlanabilir.  

Miras bırakanın henüz hayattayken kendisi tarafından vasiyetnameden dönülmeyeceğine veya değiştirilmeyeceğine dair yaptığı düzenlemeler geçersizdir çünkü vasiyetname ölüme bağlı tasarruf işlemi olduğu için miras bırakan hayattayken sonuç doğurmaz, bu sebeple miras bırakan ölümüne kadar vasiyetnameyi dilediği gibi düzenleyebilir veya vasiyetnameden dönebilir. Vasiyetnamenin hukuken geçerli olması için bazı şartlar getirilmiştir.

Vasiyetname Şartları

Vasiyetname miras bırakan tarafından terekesinin paylaşımında nelerin esas alınacağının belirlenebildiği ve miras hukuku bakımından önemli hususların düzenlendiği bir işlem olduğundan miras bırakanın hukuken geçerli bir vasiyetname düzenleyebilmesi için kanun koyucu bazı şartlar getirmiştir.

Miras bırakanın hukuken geçerli bir vasiyetname düzenleyebilmesi için ayırt etme gücüne sahip olması ve 15 yaşını doldurmuş olması gerekir. Kişinin vasiyetname düzenleyerek yaptığı tasarruf işleminin sebeplerini ve sonuçlarını kavrayabilmesi gerekir. Ayrıca kişi ayırt etme gücüne vasiyetnamenin düzenlendiği esnada sahip olmalıdır. Normal şartlarda ayırt etme gücüne sahip olan kişinin bazı sebeplerle bir süreliğine ayırt etme gücünden yoksun olması durumunda, ayırt etme gücünden yoksun olduğu zamanlarda düzenlediği vasiyetname hukuken geçerli değildir. Ayırt etme gücünden yoksunken vasiyetname düzenleyen kişi, ayırt etme gücünü tekrar kazandıktan sonra düzenlemiş olduğu vasiyetnameyi onaylasa bile vasiyetnamenin hukuken geçerli olduğu söylenemez.

Vasiyetname Nasıl Hazırlanır?

Vasiyetname 3 farklı şekilde hazırlanabilir. Bunlar resmi yazılı vasiyetname, el yazılı vasiyetname ve sözlü vasiyetname olarak sıralanabilir. Vasiyetname düzenlenirken resmi yazılı vasiyetname ve el yazılı vasiyetname şeklinde düzenlenmesi esastır. Sözlü vasiyetname istisnai haller için düzenlenmiştir.

Resmi Yazılı Vasiyetname

Resmi yazılı vasiyetname; noter, Sulh Hukuk Mahkemesi Hâkimi veya yetki verilmiş başka bir görevli tarafından iki tanık huzurunda düzenlenir.

1.Miras bırakanın arzularını resmi görevliye bildirmesi ile birlikte görevli miras bırakanın arzularını yazar veya yazdırır.

2.Görevli vasiyetnameyi, miras bırakanın yer verdiği taleplerini okuması için miras bırakana verir. Miras bırakan vasiyetnameyi okur ve imzalar.

3.Miras bırakanın vasiyetnameyi imzalamasından sonra görevli de vasiyetnamenin altına tarih yazarak imzalar.

4.Vasiyetnameye tarih yazılıp imzalar atıldıktan sonra miras bırakan tanıklara vasiyetnameyi okuduğunu ve bunun son arzularını içerdiğini bildirir.

5.Tanıklar ise miras bırakanı vasiyetname düzenlemeye ehil gördüklerini ve beyanın önlerinde yapıldığını yazarak imzalar.

Tanıklara vasiyetnamenin içeriğinin bildirilmesi zorunlu değildir. Vasiyetnamenin içeriği tanıklara bildirilmese dahi tanıkların yukarıdaki beyanları verip imzalaması vasiyetnamenin hukuken geçerli olması için yeterlidir.

Görevli memur huzurunda vasiyetname hazırlanırken miras bırakanın vasiyetnameyi okuması ve imzalaması gerekir. Miras bırakanın vasiyetnameyi okuması ve imzalaması vasiyetnamenin hukuken geçerli olması için şarttır. Miras bırakan tarafından bu işlemlerin yapılmadığı hallerde vasiyetnamenin kanunda düzenlenen şekillere uyularak düzenlenmemesi gerekçesi ile iptali gündeme gelebilir. Bu sebeple miras bırakanın vasiyetnameyi okuma ve imzalama yetkinliğine sahip olmadığı durumlar için miras bırakanın okumaksızın ve imzalamaksızın düzenlenebilen vasiyetnameye de kanunda yer verilmiştir.

Miras bırakanın vasiyetnameyi bizzat okumasına veya imzalamasına engel teşkil eden koşulların varlığı halinde vasiyetname şöyle düzenlenir:

1.İlk olarak görevli memur vasiyetnameyi yazar veya yazdırır ve tanıkların önünde vasiyetnameyi miras bırakana okur.

2.Miras bırakan vasiyetnamenin son arzularını içerdiğini beyan ederek kendisine okunan vasiyetnameyi onaylar.

3.Tanıklar ise miras bırakanı tasarrufa ehil gördüklerini, miras bırakanın beyanının önlerinde yapıldığını, vasiyetnamenin önlerinde memur tarafından miras bırakana okunduğunu ve miras bırakanın son arzularını içerdiğini beyan ederek vasiyetnameyi onayladığını yazarak imzalarlar.

Resmi yazılı vasiyetnamenin düzenlenmesinde tanıkların rolü önemlidir. Tanıkların beyanın önlerinde yapıldığını ve miras bırakanı tasarruf işlemine ehil gördüklerini mutlaka vasiyetnameye imza etmelidirler. Miras bırakanın bizzat okumasına veya imzalamasına engel teşkil eden hallerde ise vasiyetnamenin hukuken geçerli olabilmesi için daha önemli bir rolleri vardır. Bu sebeple kimlerin tanık veya memur olup olamayacağı kanunda açıkça düzenlenmiştir. Vasiyetname düzenlenme işleminde tanık olarak bulunanlar veya memurlar; fiil ehliyetine sahip olmalı, okuma yazma bilmeli, kamu hizmetinden yasaklı olmamalı ve miras bırakanın eşi, kardeşi, hısımları ve bu kişilerin eşleri olmamalıdırlar. Ek olarak miras bırakan vasiyetname düzenlenme işleminde tanık olarak bulunan tanıklara, memurlara ve bunların üstsoy ve altsoy kan hısımlarına, kardeşlerine ve bu kişilerin eşlerine vasiyetname ile kazandırmada bulunamaz.

Resmi vasiyetnameyi düzenleyen memur mutlaka vasiyetnamenin aslını saklamalıdır.

El Yazılı Vasiyetname

El yazılı vasiyetname miras bırakanın kendi el yazısıyla yazması ve imzalaması şeklinde oluşturulan adi yazılı vasiyetname türüdür. El yazılı vasiyetnameye tarih atılması da şarttır. Vasiyetname mutlaka miras bırakanın el yazısı ile oluşturulmalıdır. Bilgisayar aracılığıyla yazılan veya miras bırakan tarafından başkasına yazdırılan vasiyetnamenin hukuken geçerli olduğu kabul edilmez. Ayrıca imza ve tarihin de miras bırakanın el yazısıyla atılması şarttır.

Elektronik imza veya TMK.m.15 de düzenlenen diğer yöntemlerle vasiyetnamenin imzalanması da hukuken geçerli bir vasiyetname olarak kabul edilmesine engel teşkil eder. İmzanın metnin bittiği yerde bulunması gerekir. Eğer vasiyetname birden fazla sayfadan oluşuyorsa ve sayfalar arasında bağlantı mevcut değilse her sayfanın altına imza atılmalıdır. Sayfalar arasında bağlantı kurulduysa son sayfadaki metnin altına atılan imza yeterlidir.

El yazılı vasiyetname notere veya Sulh Hukuk Mahkemesi’ne bırakılabilir. Vasiyetnamenin buralara bırakılması bir geçerlilik şartı değildir. Miras bırakan isterse notere veya Sulh Hukuk Mahkemesi’ne bırakmayabilir. Ancak vasiyetnamenin yok olma veya zedelenme riskini azaltmak adına buralara bırakılması önemlidir.

Sözlü Vasiyetname

Sözlü vasiyetname türü istisnai haller için düzenlenmiştir. Bu vasiyetname türü ancak resmi yazılı veya el yazılı vasiyetnamenin düzenlenemediği hallerde kullanılabilir. Sözlü vasiyetnamenin hukuken geçerli olabilmesi için miras bırakanın ölüm tehlikesi, ulaşımın güç veya imkânsız olması, hastalık, savaş gibi olağanüstü şartlar içinde bulunması gerekmektedir. Miras bırakan içinde bulunduğu olağanüstü şartları atlatırsa mutlaka vasiyetnamesini el yazılı vasiyetname veya resmi yazılı vasiyetname olarak değiştirmelidir. Çünkü miras bırakanın içinde bulunduğu olağanüstü şartların kalkmasını takip eden 1 ay içerisinde sözlü vasiyetname hukuki geçerliliğini kaybeder. Sözlü vasiyetname oluşturmak isteyen miras bırakanın mutlaka yanında 2 tane tanık olması gerekir.

   Sözlü vasiyetname hazırlanırken izlenmesi gereken aşamalar şunlardır:

  1. Miras bırakan son arzuları yanındaki tanıklara iletir.
  2. Tanıklara son arzularına uygun vasiyetname metnini yazma görevini verir.
  3. Metni yazma görevi verilen tanıklardan biri miras bırakanın son arzularına uygun vasiyetname metnini oluşturur, metne tarih ve yer ekleyerek vasiyetnameyi imzalar ve diğer tanığa imzalatır.
  4. Tanıklar vasiyetname metnini beraberce derhal hâkime götürmelidirler. Hâkime belgeyi teslim ederken miras bırakanın tasarruf işlemi yapabilmek için ehil olduğunu ve son arzularını olağanüstü şartlar altındayken kendilerine ilettiğini beyan etmelidirler. Yargıtay bu “derhal” başvuru için bir kararında 6 günü uygun görmüş bir kararında ise 20 günü derhal başvuru olarak kabul etmemiştir.

Miras bırakan askerlik görevini yerine getirmekte ise teğmen veya yüksek rütbeli bir subaya, uluslararası bir ulaşım aracında ise aracın sorumlu yöneticisine, bir sağlık kurumunda ise sağlık kurumunun en yetkili yöneticisine vasiyetname başvurusunda bulunulabilir. Bu haller derhal başvuru kuralının istisnaları olarak düzenlenmiştir.

Noter Vasiyetname Ücreti Ne Kadar?

Noter vasiyetname ücretleri 700 TL‘den başlayıp 3.000 TL’yi bulmaktadır. Noter ihtarnamenin türüne, detayına göre fiyatlar değişmektedir. Net fiyatı öğrenmek için en yakın notere başvurabilirsiniz.

Vasiyetnamenin İptali

Vasiyetnameler çok sıkı şekil şartlarına bağlıdır. Bu şekil şartlarının sağlanmamış olması halinde mirasbırakanın son iradesini yansıtıyor olmalarına rağmen, vasiyetnamelerin iptali yoluna gidilir. Dolayısıyla vasiyetname düzenlenmesi aşamasında mutlaka bir avukatın profesyonel hukuki desteğinden yararlanılmasını tavsiye etmekteyiz.

Vasiyetnamenin iptal edilebilmesi için kanunda yer alan sebeplerin varlığı aranır. Vasiyetname ve diğer ölüme bağlı tasarrufların iptali için dava açılabileceği haller Türk Medeni Kanunumuzun 557. maddesinde açıkça düzenlenmiştir.

Türk Medeni Kanunumuzun 557. Maddesi: “Aşağıdaki sebeplerle ölüme bağlı bir tasarrufun iptali için dava açılabilir:

1. Tasarruf mirasbırakanın tasarruf ehliyeti bulunmadığı bir sırada yapılmışsa,

2. Tasarruf yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmışsa,

3. Tasarrufun içeriği, bağlandığı koşullar veya yüklemeler hukuka veya ahlâka aykırı ise,

4. Tasarruf kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmışsa.”

Vasiyetnamenin İptali Emsal Kararlar

YARGITAY 3. HUKUK DAİRESİ 2010/19745E, 2011/2854K, 28.02.2011 TARİHLİ KARARI

Dava dilekçesinde vasiyetnamenin iptali ile miras hisseleri oranında tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü ile vasiyetnamenin iptali cihetine gidilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği düşünüldü.

Davada, muris tarafından A… Noterliği’nin 12.06.1990 tarih ve 3475 sayılı vasiyetnamesi ile 500 m2 dışındaki tüm taşınmazlarının oğlu Bahri’ye bırakıldığı, murisin mal kaçırmak amacıyla yaptığı vasiyetnamenin iptal ve tenkisi ile miras hisseleri oranında adlarına tescili istenilmiştir.

Mahkemece, lehine vasiyette bulunulan Bahri’nin vasiyet edenden önce ölmesi nedeniyle vasiyet alacaklısı olamayacağı gerekçesi ile davanın kabulüne, vasiyetnamenin iptaline karar verilmiş, hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.

Mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan TMK.nun 581. maddesi hükmüne göre; “Vasiyet alacaklısı olabilmek için mirasbırakanın ölümü anında mirasa ehil olarak sağ olmak şarttır.

Vasiyet alacaklısı mirasbırakandan önce ölmüş ise, tasarruftan aksi anlaşılmadıkça, vasiyeti yerine getirme yükümlülüğü, vasiyet yükümlüsünün yararına ortadan kalkar.”

MK.nun 557. maddesi iptal nedenlerini sınırlamıştır. Kural olarak anılan hüküm dışında bir nedenle vasiyetnamenin iptali istenemez ve hakim bu nedenlerle bağlıdır. Bu bakımdan vasiyet alacaklısının miras bırakandan önce ölmesi olgusuna dayanılarak vasiyetnamenin iptali istenemez. Bu husus vasiyetname alacaklısı tarafından açılan vasiyetnamenin tenfizi davasında itiraz olarak ileri sürülebilir.

O halde mahkemece, davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.

Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA) ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 28.02.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. (https://www.corpus.com.tr/#!/Yargitay)

YARGITAY 3. HUKUK DAİRESİ 2013/611E, 2013/2555K, 19.02.2013 TARİHLİ KARARI 

Davacılar dava dilekçesinde, davacılar ile davalının annesi muris …………’nın 05.05.1993 tarihinde düzenlediği vasiyetname ile 1825 parseldeki 20/120 payını davacı kızlarına, 4 parseldeki ev ve dükkanın ½ sinin davalı oğlu …….’a, diğer ½ sinin davacı kızlarına vasiyet ettiğini, vasiyetnameye konu 1825 parseldeki taşınmazın murisin sağlığında ortaklığın giderilmesi davası sonucunda satıldığını, bu şekilde vasiyetnameden dönüldüğünü belirterek 05.05.1993 tarihli vasiyetnamenin iptalini talep etmiştir.

Davalı vekili cevabında, 1825 parselin murisin kendi iradesi ile satılmadığını, diğer paydaşların sattığını beyan etmiştir.

Mahkemece, davanın kabulü ile vasiyetnameye konu taşınmazın satılması nedeniyle murisin sonradan yaptığı tasarruf ile vasiyetnameden döndüğünden bahisle 05.05.1993 tarihli vasiyetnamenin iptaline karar verilmiş, hükmü davalı vekili temyiz etmiştir.

TMK’nun 557. maddesinde “ölüme bağlı tasarrufların iptali” sebepleri sıralanmıştır. Maddede vasiyetname konusu taşınmazın satışı hususunun vasiyetnamenin iptalini gerektirdiği belirtilmemiştir. Vasiyetnameye konu taşınmazlardan bir tanesinin murisin sağlığında satılmış olması o taşınmaz yönünden ifa imkanının bulunmadığını gösterir. TMK’nun 557. maddesinde sınırlı bir şekilde sayılan iptal sebeplerinden, ifa imkansızlığı, vasiyetnamenin iptali sebebi değildir. Kaldı ki, ………nın iradesi dışında diğer paydaşların katılması ile 1825 parselin satışı gerçekleşmiş olduğundan bu husus vasiyetnameden rücu niteliğinde değildir. Bu durumda yukarıda belirtilen nedenlerle, mahkemece; 1825 parsel yönünden vasiyetnamenin ifa imkanının bulunmama sebebinin vasiyetnamenin iptal nedeni oluşturmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın kabulüne ilişkin hüküm kurulması doğru görülmemiştir.

Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 19.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.(https://www.corpus.com.tr/#!/Yargitay)

YARGITAY 3. HUKUK DAİRESİ 2012/23428E, 2013/2830K, 21.02.2013 TARİHLİ KARARI 

Davada 20.12.1990 tarihli resmi vasiyetnamenin iptali istenilmiştir. Vasiyetname, okur – yazar olmayanlara ilişkin vasiyetname şeklinde düzenlenmiştir. Buna göre; “Tanıklar, hem mirasbırakanın beyanının kendi önlerinde yapıldığını ve onu tasarrufa ehil gördüklerini; hem vasiyetnamenin kendi önlerinde memur tarafından mirasbırakana okunduğunu ve onun vasiyetnamenin son arzularını içerdiğini beyan ettiğini vasiyetnameye yazarak veya yazdırarak altını imzalarlar” Dava konusu vasiyetname düzenlenirken tanıklar, “mirasbırakanın beyanının kendi önlerinde yapıldığını” beyan etmemişlerdir. Tanıkların TMK.nun 534/2. maddesinde öngörüldüğü şekilde beyanı alınmaksızın işlem yapılmakla vasiyetname bu haliyle kanunun aradığı şekil şartlarına uygun olarak düzenlenmemiştir. Mahkemece, vasiyetnamenin iptali talebinin kabulü gerekir. (https://www.corpus.com.tr/#!/Yargitay)

No comment

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir