Aile Hukuku

Soybağının (Nesebin) Reddi Davası

Güncel 2024

Soybağının (Nesebin) Reddi Davası  erkek eşin, evlilik birliği içerisinde veya evlilik birliği sonra erdikten sonraki 300 gün içinde doğan çocuğun babası olduğuna dair kabule karşı (babalık karinesi) açılan çocuk ile erkek eş arasında soybağının olmadığının tespitine dair bir tür aile hukuku davasıdır.

Çocuğun baba ile soybağı ilişkisi içerisinde olduğuna dair kabule babalık karinesi adı verilir. Çocuğun kendisi ile biyolojik olarak soybağı ilişkisinin olmadığını iddia eden erkek eşin, babalık karinesi dolayısıyla kendisi ile çocuk arasında kurulan soybağını ortadan kaldırmak için açması gereken dava soybağının reddi davasıdır.

Soybağının reddi davası koca, baba olduğunu iddia eden kişi, çocuk veya diğer ilgililer (kocanın babası, annesi, altsoyu) tarafından anne, çocuk veya babaya (çocuğun soybağının reddi davası açtığı hallerde) karşı açılabilir.

Diğer ilgililer, kocanın ölmesi, ayırt etme gücünü kaybetmesi veya hakkında gaiplik kararı verilmesi hallerinde soybağının reddi davası açabilirler.

Soybağı ilişkisi baba olduğu tahmin edilen erkeğin çocuğu tanıması ile kurulabilir ancak baba olmadığını iddia eden eşin mutlaka dava açarak babalık karinesini çürütmek adına deliller sunması gerekir.

Soybağının (Nesebin) Reddi Davası
Soybağının (Nesebin) Reddi Davası

Soybağının Reddi Davasında İspat

Soybağının reddi davası sonucunda baba kabul edilen şahısla çocuk arasındaki soybağı ilişkisinin kaldırılması için babalık karinesinin çürütülmesi gerekir. Bu noktada ispat yükü, baba olduğu kabul edilen şahıs yani davacıya aittir. Kocanın baba olmadığının ispati evlilik içerisinde ana rahmine düşme ve evlilik öncesi veya ayrı yaşama esnasında ana rahmine düşme olarak ikiye ayrılır.

Evlilik İçerisinde Anne Rahmine Düşme: Eğer çocuk evliliğin başlamasını takip eden 180 gün geçtikten sonra veya evliliğinin sonra ermesini takip eden 300 gün içerisinde doğmuşsa evlilik içerisinde anne rahmine düşmüş kabul edilir. Çocuk evlilik içerisinde anne rahmine düştüğü zaman babalık karinesi devreye girer ve çocuğun babası koca olarak kabul edilir. Bu noktada soybağının ortadan kaldırılması istemiyle soybağının reddi davası açan davacının koca ile çocuk arasında kurulan soybağının hukuken geçerli olmaması gerektiğini -çocuğun biyolojik babasının annenin eşi olmadığını- ispat etmesi gerekir. Davacı eğer iddiasını ispat edemezse babalık karinesi geçerli olmaya devam edecek ve koca ile çocuk arasındaki soybağı ilişkisi devam edecektir.
Evlenmeden Önce veya Ayrı Yaşama Sırasında Anne Rahmine Düşme: Eğer çocuk evlilik birliği kurulduktan sonra 180 gün geçmeden doğarsa çocuğun evlilik öncesinde anne rahmine düştüğünün kabulü şarttır. Evlilik birliği kurulduktan sonra 180 gün içerisinde doğan çocuğun evlenmeden önce anne rahmine düştüğünün kabul edilmesinin sebebi de babalık karinesidir. Çocuk evlendikten sonra 180. gün ve devamında doğuyorsa evlilik süresince anne rahmine düştüğü kabul ediliyorsa çocuk evlendikten sonra 180. günden önce doğuyorsa da evlilikten önce anne rahmine düştüğü kabul edilmelidir. Yani kocanın, çocuğun babası olduğuna dair kabulün ortadan kalkması gerekir. Bu durumda çocuğun babası olmadığı iddia eden davacının çocuğun evlilik birliğinin kurulmasının üstünden 180 gün geçmeden doğduğunu ispat etmesi yeterli olacaktır.
Çocuğun ayrı yaşama sırasında anne rahmine düştüğü durumlarda ise davacının muhtemel gebe kalma döneminde karısından ayrı yaşadığını ve onunla cinsel ilişkiye girme ihtimalinin bulunmadığını ispat etmesi gerekir. Muhtemel gebe kalma dönemimde karısından ayrı yaşadığını ispatlayan kocanın ek olarak başka bir şeyi ispatlamasına gerek kalmaz.

Yukarıda bahsedilen iki durumda da her ne kadar çocuğun evlilik öncesinde ya da ayrı yaşama sırasında anne rahmine düştüğü kabul edilse de eğer kadın kocası ile bu bahsedilen süreler içerisinde cinsel ilişkiye girdiğini kanıtlarsa veya bu süreler içerisinde cinsel ilişkiye girdiğini kuvvetle muhtemel hale getiren deliller sunarsa babalık karinesi geçerliliğini korur. Çocuk ile koca arasındaki soybağı ilişkisi ortadan kalkmaz.

Soybağının Reddi Davasında Hak Düşürücü Süre

Soybağının reddi davasında da babalık davasında olduğu gibi hak düşürücü süreler mevcuttur. Bu hak düşürücü süreler koca tarafından açılan soybağının reddi davası için de çocuk tarafından açılan soybağının reddi davası için de aynıdır.

Koca soybağının reddi davasını; baba olmadığını, annenin gebe kalmasının muhtemel olduğu süreç içerisinde başka bir erkekle cinsel ilişkiye girdiğini veya çocuğun doğumunu öğrendiği andan itibaren 1 sene içerisinde açmalıdır.

Çocuk soybağının reddi davasını; ergin olduğu tarihten itibaren 1 yıl içerisinde açmalıdır. Eğer baba olmadığını iddia eden şahıs veya çocuk haklı bir sebep yüzünden davayı açmakta gecikmişlerse haklı sebebin ortadan kalkmasını takip eden 1 yıl içerisinde soybağının reddi davasını açmalıdır yoksa bir daha bu davayı açma hakkına sahip olamazlar.

Hak düşürücü süre kocanın ölümü, ayırt etme gücünü kaybetmesi veya hakkında gaiplik kararı verilmesi durumlarında onun yerine dava açabilen annesi, babası veya altsoyu için de aynıdır. Onlar da doğumu, kocanın ölümünü, kocanın ayırt etme gücünü kaybetme tarihini veya hakkında gaiplik kararı alındığını öğrenme tarihini izleyen 1 sene içerisinde soybağının reddi davasını açmalıdırlar.

Soybağının Reddi Davasında DNA Testi

DNA testi insanların DNA profillerine dayanarak kimliklerinin tespit edilmesini kolaylaştıran bilimsel bir tekniktir. Soybağının reddi davasında da baba ile çocuk arasında genetik benzerlik olup olmadığının tespiti için mahkeme tarafından DNA testine başvurulabilmektedir. Soybağının reddi davasına re’sen araştırma ilkesi hakimdir. Mahkeme tarafların talebi olmadan yani kendiliğinden DNA testi alınmasına ve test sonuçlarının karşılaştırılmasına karar verebilir. Mahkeme DNA testi alınmasına karar verdikten sonra DNA testi vermeye yanaşmayan taraftan cebren test alınmasına karar verebilir.

Soybağının Reddi Davasında Tazminat

Soybağının reddi davası sonucu çocuk ile arasındaki soybağı ilişkisi kaldırılan taraf, çocuğun biyolojik babasından çocuk için yapılan masrafları tazmin etmek amacıyla maddi ve manevi tazminat davaları açabilir. Çocuk ile arasındaki soybağı ilişkisi kaldırılan taraf ekonomik çöküntüsünü veya malvarlığındaki eksilmeyi ispat ederek çocuğun biyolojik babasından -diğer şartlar da uygun ise- maddi tazminat alabilir. Çocuk ile arasındaki soybağı ilişkisi kaldırılan taraf ayrıca manevi çöküşler yaşaması ve psikolojik buhrana girmesi sebebiyle de çocuğun biyolojik babasından -diğer şartlar da uygun ise- manevi tazminat da alabilir.

Soybağının Reddi Davasında Görevli Ve Yetkili Mahkeme

Soybağına ilişkin davalar, taraflardan birinin dava veya doğum sırasındaki yerleşim yeri mahkemesinde açılır. (MK m.283) Hüküm bağlamında soybağının reddi davası, davacı ve davalının dava veya çocuğun doğumu esnasındaki yerleşim yeri mahkemesinde açılabilecektir. Soybağının reddi davasında görevli mahkeme Aile Mahkemeleri’dir. Aile Mahkemesi bulunmayan yerlerde ise görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemeleri’dir.

Soybağının Reddi Davası Emsal Kararlar

YARGITAY 2. HUKUK DAiRESi 2022/11297E, 2023/2016K, 27.04.2023 TARİHLİ KARARI

Taraflar arasındaki soybağının reddi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda ilk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 40 incı ve Yargıtay iç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; soybağı düzenlenecek olan davalı … in nüfus kaydının ve dayanağı olan tüm belgelerin (doğum tutanağı ve benzeri), doğum bildiriminin kim veya kimler tarafından yapıldığını gösteren belgelerin, davalının, davacının babasının nüfusuna tescilinin neye dayanarak yapıldığının ve buna ilişkin tüm belgelerin dava dosyası içerisinde ve UYAP ile oluşturulan elektronik ortamda bulunmadığı belirlenmiştir. Bu itibarla sözü geçen eksiklikle giderildikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın Daireye gönderilmesi gerekir.

Açıklanan sebeplerle; Belirtilen işlemlerin yerine getirilmesi için dosyanın hükmü veren Bölge Adliye Mahkemesine GERi ÇEVRILMESINE, 04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

YARGITAY 8. HUKUK DAİRESİNİN 2017/8150E, 2019/805K, 24.01.2019 TARİHLİ KARARI

Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı …’in … ile birlikteliğinden 05/02/2005 tarihinde …… isimli bir kız çocuklarının dünyaya geldiğini, küçüğün doğduğu tarihte annesi …’in … ile evli olmasından dolayı nüfus kayıtlarına … … … babası olarak, …’in boşandığı eşi …’ın yazıldığını, … ve …’in … 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/362 Esas, 2010/260 Karar sayılı boşanma davasında …’ın 2003-2009 yılları arasında 6 yıl boyunca ayrı yaşadıklarını beyan ettiğini, boşanma davasında …’in küçük ……’dan hiç bahsetmediğini, kararda da …’ın velayeti hususunda hüküm bulunmadığını, …’ın da çocuktan haberdar olmadığını, küçüğün biyolojik babasının müvekkili olduğunu beyan ederek, küçük …… ile … arasında soybağı kurulmasını dava etmiştir. Davanın yargılaması sırasında, İpsala Cumhuriyet Başsavcılığına yazılan 07.09.2015 tarihli müzekkere ile, …’a ilişkin olarak babalık davası açılmış olmakla küçüğün soybağının reddine ilişkin gereğinin yapılması bildirilmiştir.

…,01.10.2015 gün 02 sayılı davaname ile; TMK 295/3’te “Başka bir erkek ile soybağı bulunan çocuk, bu bağ geçersiz kalmadıkça tanınamaz” hükmü gereğince, evlilik birliği içinde doğan küçüğün … ile soybağı kaldırılmadığı sürece babalık davasının açılamayacağı gerekçesi ile …’ın, babalık karinesi gereği nüfus kütüğüne kaydedilen … ile arasındaki soybağının reddi hususunda karar verilmesi kamu adına talep olunmuştur. Davaname ile açılan bu dava … tarafından açılan dava ile birleştirilmiştir.

Mahkemece; davaname ile gelen soybağının reddi davasının kabulü ile, …’ın, …’ın babası olmadığının tespiti ile soybağının reddine, babalık davasının kabulü ile, davacı …’in, …’ın babası olduğunun tespitine, … ile, küçük … arasında soybağının tesisine karar verilmiştir.

Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre, … 05.02.2005 tarihinde doğmuş ve … Kaygın’ın evlilik birliğine tescil edilmiştir.

5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının, düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmi dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet Savcıları tarafından yerleşim yeri adresindeki görevli Asliye Hukuk Mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmış ise de, 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 286. maddesi soybağının reddi davasının baba ve çocuk tarafından açılabileceğini öngörmüştür. Cumhuriyet Savcısının soybağının reddi davasını açması mümkün değildir. Dava açma hakkı bulunmayan Cumhuriyet Savcısı tarafından açılan soybağının reddi davasının ve nüfusta baba olarak görülenin babalığı reddedilmeden … tarafından açılan babalığın tespiti davasının reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesi yerinde değildir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA,

YARGITAY 8. HUKUK DAİRESİ 2017/8316E, 2019/109K, 08.01.2019 TARİHLİ KARARI

Dava, çocuklar adına yasal temsilci sıfatıyla anne tarafından Türk Medeni Kanunu’nun 286. maddesi uyarınca açılan soybağının reddine ilişkin olup, somut olayda davacı anne tarafından çocuklara velayeten açılan davada, küçükler İrem ile İpek Nisa’nın gerçek babalarının Alpaslan olmadığının tespiti ile soybağının reddine karar verilmesinin istendiği anlaşıldığından; kanuni düzenlemeler dikkate alındığında, her ne kadar soybağının reddi davası anne tarafından açılamayacak ise de, eldeki davanın küçükler İrem ile İpek Nisa’ya velayeten anne tarafından açılldığı, annenin davalı sıfatının bulunduğu, velayete dayalı dava açma hakkı menfat çatışması oluşturacağından, mahkemece küçüklere kayyım tayini sağlanarak davaya dahil edilip, gösterdikleri takdirde delillerinin toplanmasından sonra, bütün delillerin birlikte değerlendirilerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekir.

Soybağının Reddi Örnek Dava Dilekçesi

…………….. NÖBETÇİ AİLE MAHKEMESİNE

DAVACI : Gerçekte Baba Olmayan Ama Nüfus Kayıtlarında Baba Olarak Kayıtlı Olan Kişi

VEKİLİ :

DAVALI : Çocuğun Gerçek Annesi

ÇOCUK :Soy bağı kaldırılmak istenen çocuk

KAYYIM :

DAVA : Soybağının reddi yönünde karar verilmesi talebidir

AÇIKLAMALAR :

Davacı müvekkil ile davalının …….. ile …….. tarihleri arasında süren evlilikleri, ……………. Aile Mahkemesinin ……./…….. Esas sayılı dosyası kapsamında verilen karar ile boşanma ile neticelenerek sona ermiştir.
Tarafların boşanma davaları yaklaşık 3 yıl devam etmiş ve bu süre içinde davacı ile davalı ayrı yaşamışlardır.
Davalı …………. Bu süreçte ve sonrasında boşanma dosyasında da sabit olduğu üzere başka bir erkekle olan gönül ilişkisi kapsamında ………… nın evinde yaşamıştır.
Tarafların boşanma davası neticelenmeden kısa bir süre önce davalı doğum yapmış ve ……… isimli çocuğu dünyaya getirmiştir.
Ancak o dönemde henüz boşanma gerçekleşmediği için çocuk…….. davacı müvekkilin nüfusuna kaydedilmiştir. Yani şu anda çocuk ……….. ın babası gerçeğe aykırı olarak müvekkil görünmektedir.
Çocuğun menfaatleri açısından DNA testi uygulanarak soybağının reddi ve çocuğa bir kayyım tayini için sayın Mahkemeye başvurma mecburiyetimiz hasıl olmuştur.
HUKUKİ SEBEPLER : TMK, HMUK ve ilgili mevzuat

DELİLLER : Nüfus kaydı, DNA testi, tanık beyanı ve her tür delil.

SONUÇ VE İSTEM : Yukarıda açıklanan sebep ve gösterilen delillere göre;

Davanın kabulü ile; davacı müvekkilin çocuk …………..nın babası olduğu şekildeki soy bağının reddine,
Çocuk ………. İçin bir kayyım tayin edilmesine,
Yargılama masraf ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini vekaleten arz ve talep ederim. …….

Sıradaki Makalemiz:Ankara Kira Avukatı

Reform Avukatlık Bürosu

Avukat Nalan KURU ve Av. Gökhan Yılmaz tarafından 2015 yılında kurulmuş olup, Çankaya/Ankara’da bulunan avukatlık ofisinde faaliyet göstermektedir. Reform Ankara Hukuk Bürosu özellikle kamu hukuku ve özel hukuk alanında tecrübeli kadrosuyla hukuki ihtilafların çözümü noktasında hizmet vermektedir. Mesleğimizi yapmaktayken ön yargısız bir şekilde, dürüst , şeffaf , hızlı , iletişim halinde ve sonuç odaklı hareket etmekteyiz. Reform Hukuk ve Danısmanlık Bürosu Ankara , uzun yıllara dayanan tecrübesi ile gerek ulusal gerekse uluslararası alanda faaliyet gösteren müvekkillerine hukukun birçok farklı alanında danısmanlık ve dava takibi hizmetleri veren bir hukuk bürosudur. Büromuz farklı uzmanlık alanlarında akademik basarı göstermis profesyonel avukatlardan olusmaktadır.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
ARAYIN