Askeri Hukuk

Madunun Şikâyetnamesini Saklayan veya Geri Aldıranların Cezası

Güncel 2024

Madunun Şikayetnamesini Saklayan veya Geri Aldıranların Cezası ; Madun kelimesi, alt aşamada bulunan olarak anlaşılmalıdır. Bu nedenle madunun şikayetnamesini saklamaktan kasıt, askeriyede asker kişinin astın şikayetini saklamak olarak anlaşılmalıdır. Keza madunun şikayetini geri aldıranlardan kasıt da asker kişinin astından gelen şikayetnameyi baskıyla ya da sair bir yolla geri aldırmasıdır.

İşte Askeri Ceza Kanunu’nun 110.maddesinde bu husus, madunun şikâyetini saklayan veya geri aldıranların cezası olarak hükme bağlanmıştır. Askeriyede sıklıkla karşılaşılan bir durum olarak asttan gelen şikayetinden hüküm doğurmasının bu yolla engellenmesi hak arama hürriyetinin ihlali bağlamında değerlendirilmelidir. Zira asker kişi bu şikayeti saklamak suretiyle aslında astının hak arama hürriyetine haksız şekilde engel olmaktadır. Askeri Ceza Kanunu da doğal olarak bu duruma bir ceza öngörmüştür.

Askeri konularda uzman askeri ceza avukatı ekibimizden destek almak için hemen iletişime geçin.

Madunun Şikâyetnamesini Saklayan veya Geri Aldıranların Cezası
Madunun Şikâyetnamesini Saklayan veya Geri Aldıranların Cezası

Madunun Şikayetnamesini Saklayan veya Geri Aldıranların Cezası

Askeri Ceza Kanunu’nun 110. maddesinde madunun şikâyetnamesini saklayan veya geri aldıranların cezası 5 seneye kadar hapis olarak öngörülmüştür. Burada cezanın verilebilmesi için iki ayrı fiilden birinin gerçekleştirilmesi gerekecektir. Bu fiillerden ilki üstün, astından gelen şikayetnameyi saklamasıdır.

Bu saklama, şikayetnamenin komple ortadan kaldırılması şeklinde olabileceği gibi, şikayetnamenin başka kişilerin ulaşamayacağı yerde muhafaza edilmesi şeklinde de olabilir. Şikayetnamenin geri aldırılması bakımından ise tehdit unsuru aranmaktadır. Buna göre üstün, astının şikayetnamesini geri aldırdığı için cezalandırılması bakımından astını tehdit etmiş olması gerekmektedir.

Üstün astını tehdit etmesi fiziki olabileceği gibi psikolojik ve manevi de olabilir. Bu anlamda üstün astına şikayetnameyi geri almazsa çok ağır şiddet uygulayacağını söylemesiyle astına askerliği zulüm edeceğini söylemesi ya da buna çıkacak imalarda bulunması aynı anlamdadır. Her ikisi bakımından da tehdit unsuru gerçekleşmiş ve suç işlenmiş durumdadır. Bununla beraber şikayetnameyi saklamak bakımından doğal olarak herhangi bir tehdit unsuru öngörülmemiştir.

Madunun Şikayetnamesini Saklamak

Madun, yani alt kademede bulunan askerin şikayetnamesinin yazılı olma zorunluluğu bulunmamaktadır. Bu nedenle astın üstüne sözlü şikâyette bulunması ve üstün bunu kimseye ve özellikle de yetkili birimlere söylemeden saklaması yahut da yetki kendisindeyse harekete geçmemesi durumu madunun şikayetinin saklanması anlamına gelmektedir.

Astın şikayetinin işleme koyulmaması yukarıda da ifade edildiği üzere hak arama hürriyetinin kullanılmasının engellenmesi olarak değerlendirilmelidir. Madunun şikayetinin saklanmasından kasıt, madunun verdiği şikayetnameyi işleme koymamaktır. Şikayetnamenin işleme koyulmaması, doğal olarak şikayetnameyi etkisiz kılacağından astın hak arama hürriyeti kısıtlanmaktadır.

Zira o şikayetname ast bakımından askerliğe devam edemeyecek nitelikte sorunlar barındırıyor olabilir. Pek tabii ki de üstün, astından gelen böyle bir şikayetnameyi saklamasının cezalandırılması gerekir. Askeri Ceza Kanunu m.110 da işte böyle bir amaca hizmet etmektedir.

Madunun Şikayetnamesini Geri Aldırmak

Madunun şikayetnamesinin geri aldırılması, yani yazılı olarak yapılan şikâyetin işleme konulmaması için saklanmasından da önce direkt olarak asta baskı yaparak geri aldırılması ancak tehdit yoluyla gerçekleştirildiğinde suç oluşmuş olacaktır. Bu anlamda tehdit olmadan astın şikayetnamesini geri alması Askeri Ceza Kanunu m.110’daki suçun oluşmasını engelleyecektir.

Bu tehdit fiziki olabileceği gibi psikolojik de olabilir. Şikâyetin sözlü olarak yapılması durumunda ispat bakımından gerek olmadığı için üstün bu şikâyeti geri aldırmasına da lüzum yoktur. Üstün bu şikâyeti işleme koymaması direkt olarak şikayetnameyi saklamak olarak değerlendirilecektir. Astın şikayetinin geri aldırılması bakımından sadece tehdit bu suçun oluşmasına sebebiyet verecektir. Bu anlamda üstün astını kandırması, cesaretini kırması gibi durumlar Askeri Ceza Kanunu’nun 110.maddesindeki suça vücut vermeyecektir.

Askeri Ceza Kanunu M.110 Cezası

Madunun şikayetnamesini saklayan veya geri aldıranların cezası :

“Madde 110 – Madunların verdikleri şikayetnameleri saklayanlar veya tehdit ederek geri aldıranlar beş seneye kadar hapsolunur.”

Buna göre astından gelen şikayetnameyi saklayan ya da tehdit ederek geri aldıran üstlerin cezası 5 seneye kadar hapistir. 5 seneye kadar hapis lafzından anlaşılması gereken 5 yıla kadar hapis cezasıdır.

Bu bağlamda 5 yıla kadar kararı verecek mahkemenin takdir yetkisi bulunmaktadır. 5 sene gibi önemli bir süre hapis cezasının bu suç bağlamında öngörülmüş olması askeriyede ast konumunda bulunanların üstleri tarafından ezilmesini önlemek ve haklarını aramalarının kolaylaştırılmasıdır.

Dilekçe Hakkının Kullanılmasının Engellenmesi

Madunun şikayetnamesinin saklanmasının ya da geri aldırılmasının cezası Askeri Ceza Kanunu m.110’ da hükme bağlanmıştır. Bununla beraber üst konumda bulunan askerin astından gelen bir şikayetnameyi saklaması ya da geri aldırması aynı zamanda dilekçe hakkının kullanılmasının engellenmesi olarak da değerlendirilmelidir.

Dilekçe hakkının kullanılmasının engellenmesi de Türk Ceza Kanunu’nda ayrı bir suç olarak düzenlenmiştir. Bununla beraber askeriyede gerçekleştirilen bu fiillerin aynı zamanda dilekçe hakkının kullanılmasının engellenmesi suçuna da vücut verip vermeyeceği tartışmalıdır. Zira Askeri Ceza Kanunu’ndaki düzenleme zaten özel bir hükümdür. Bu nedenle bu suçlar arasında bileşik suç hükümlerinin uygulanma ihtimali de vardır. Ancak bu konuda karşıt görüşler de bulunmaktadır.

Askeri konularda destek ve danışmanlık almak için Ankara Hukuk Bürosu olan Reform Avukatlık Ofisi ile hemen iletişime geçin.

Sıradaki Makelemiz : Ankara Ceza Avukatı

Reform Avukatlık Bürosu

Avukat Nalan KURU ve Av. Gökhan Yılmaz tarafından 2015 yılında kurulmuş olup, Çankaya/Ankara’da bulunan avukatlık ofisinde faaliyet göstermektedir. Reform Ankara Hukuk Bürosu özellikle kamu hukuku ve özel hukuk alanında tecrübeli kadrosuyla hukuki ihtilafların çözümü noktasında hizmet vermektedir. Mesleğimizi yapmaktayken ön yargısız bir şekilde, dürüst , şeffaf , hızlı , iletişim halinde ve sonuç odaklı hareket etmekteyiz. Reform Hukuk ve Danısmanlık Bürosu Ankara , uzun yıllara dayanan tecrübesi ile gerek ulusal gerekse uluslararası alanda faaliyet gösteren müvekkillerine hukukun birçok farklı alanında danısmanlık ve dava takibi hizmetleri veren bir hukuk bürosudur. Büromuz farklı uzmanlık alanlarında akademik basarı göstermis profesyonel avukatlardan olusmaktadır.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
ARAYIN