Devlet Memurları Kanununa Göre Görevden Uzaklaştırma Kararı ve İtiraz
Güncel 2024
Devlet Memurları Kanununa Göre Görevden Uzaklaştırma Kararı ve İtiraz ; Bu yazımızda Devlet Memurları Kanununa göre görevden uzaklaştırma konusunu, görevden uzaklaştırılanların hak ve yükümlülüklerini ve görevden uzaklaştırma kararına itiraz nasıl yapılır konularına değineceğiz.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda devlet memurlarına özgü bazı disiplin cezaları öngörülmüş durumdadır. Bu disiplin cezalarının devlet memurları açısından oldukça ağır olan bir tanesi de devlet memurunun görevden uzaklaştırılmasıdır. Devlet memurları açısından geçerli olan bu disiplin cezası türü 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 137 vd. maddelerinde hükme bağlanmış bulunmaktadır.
Oldukça ağır bir disiplin cezası olması sebebiyle görevden uzaklaştırma hususunun dikkatli şekilde incelenmesi ve sürecin bu önem derecesinde yürütülmesi gerekmektedir.
Hukuki boyutu bakımından kanunda da geçen ifadesiyle görevden uzaklaştırma aslında bir ihtiyati tedbir türüdür. Bu nedenle görevden uzaklaştırma disiplin cezasının geçiciliği ve kalıcılığı hakkında da sürecin gidişatına göre inceleme yapılmalıdır.
Görevden uzaklaştırma kararına itiraz etmek istiyorsanız bizimle hemen iletişime geçin.

Devlet Memurunun Görevden Uzaklaştırılması
Devlet Memurları Kanununa Göre Görevden Uzaklaştırma Kararı ve İtiraz ; yukarıda da ifade edildiği üzere 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda hükme bağlanan ve devlet memurlarına özgü bir yaptırım türüdür.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 137.maddesinde devlet memurunun görevden uzaklaştırılması aşağıdaki şekilde hükme bağlanmıştır:
“Görevden uzaklaştırma, Devlet kamu hizmetlerinin gerektirdiği hallerde, görevi başında kalmasında sakınca görülecek Devlet memurları hakkında alınan ihtiyati bir tedbirdir.
Görevden uzaklaştırma tedbiri, soruşturmanın herhangi bir safhasında da alınabilir.”
Bu hükümde geçen ifadelere göre devlet memurunun görevden uzaklaştırılması için aşağıdaki şartların oluşması gerekmektedir:
- Devlet kamu hizmetlerinin görevden uzaklaştırmayı gerektirmesi lazımdır. Bu durumun nasıl belirleneceği ise disiplin cezasını vermeye yetkili makam yahut kişilerce takdir edilecektir.
- Görevden uzaklaştırılması mevzu bahis olan devlet memurunun görevi başında kalmasının sakıncalı görülmesi gerekmektedir. Keza bu durumun da disiplin cezası bakımından yetkili kişi yahut kurulca takdir edilmesi uygun olacaktır. Ancak her halde şu unutulmamalıdır ki takdir hakkında sahip olan yetkililerin bu takdir hakkını şahsileştirmeden objektif şekilde kullanması zorunludur. Aksi takdirde hukuk devleti ilkesinin zedeleneceğini söylemeye gerek yoktur.
- Görevden uzaklaştırma şeklinde alınan tedbir disiplin soruşturmasının herhangi bir aşamasında alınabilir. Diğer bir ifadeyle soruşturma başladıktan sonra da ihtiyati bir tedbir olan görevden uzaklaştırma kararı alınabilir.
- Ceza kovuşturması aşamasında da görevden uzaklaştırma kararı alınabilecektir.
Devlet Memurunun Görevden Uzaklaştırılmasında Yetkililer
Devlet memurunun görevden uzaklaştırılması şeklinde alınabilecek olan ihtiyati tedbir bakımından bazı kişiler yetkili kılınmıştır. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 138.maddesine göre görevden uzaklaştırma kararı almaya yetkili kişiler aşağıdaki gibi listelenebilir:
- Atamaya yetkili amirler
- Bakanlık ve genel müdürlük müfettişler
- İllerde valiler
- İlçelerde kaymakamlar
Soruşturma başlamış olsa da başlamamış olsa da yukarıda 4 grup halinde sayılan kişiler, ilgili devlet memuru hakkında görevden uzaklaştırma kararı alabilecektir. Görevden uzaklaştırma kararının bir ihtiyati tedbir niteliğinde olması, bu kararı basitleştirmemektedir.
Zira devlet memuru ve kamu hizmetlerinin yürütülmesi bakımından oldukça önemli bir karardır. Bu nedenle yukarıda yetkili olarak sayılan kişilerin bu konudaki takdir haklarını orantılı ve objektif şekilde kullanması gerekmektedir.
Görevden uzaklaştıran amirlerin, yani yukarıda sayılan kişilerin belli sorumlulukları da bulunmaktadır. Mesela ilgili yetkili amir, görevden uzaklaştırma kararından sonraki 10 gün içerisinde soruşturmayı başlatmak zorundadır.
Pek tabii ki soruşturma devam ederken görevden uzaklaştırma kararının alınması durumunda bu şartın uygulanması gerekmeyecektir. Şayet ilgili yetkili amir süresi içinde keyfi bir şekilde soruşturmayı başlatmazsa buna yönelik olarak hukuki, cezai ve mali sorumluluklarına katlanmak zorundadır.
Görevden Uzaklaştırılanların Hak ve Yükümlülükleri
Görevden uzaklaştırma kararı bir ihtiyati tedbir olması sebebiyle, hakkında görevden uzaklaştırma kararı verilen kişilerin sosyal ve mali haklarından yararlanmaya devam etmesi uygun olacaktır. Zira görevden uzaklaştırma bir ceza değil ihtiyati tedbirdir.
Buna göre göreviyle bağlantısı olsun yahut olmasın görevden uzaklaştırılan ve bir suç nedeniyle tutuklanan veya gözaltına alınan devlet memurlarına maaşlarının üçte ikisi ödenmeye devam eder. Yukarıda da ifade edildiği üzere bu kişiler 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na göre kendilerine sağlanan mali ve sosyal haklardan yararlanmaya devam ederler.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 143.maddesinde belirtilen göreve iadenin zorunlu olduğu hallerden birisi mevcutsa kademe ilerlemesi ve maaşlarda yapılan kesintilerin eski haline getirilmesi de zorunludur. Bu anlamda Devlet Memurları Kanunu aslında görevden uzaklaştırılan devlet memurlarının haklarını da sağlıklı bir şekilde korumaya çalışmaktadır.
Devlet Memurunun Göreve Tekrar Başlatılması
Devlet Memurları Kanunu’na göre görevden uzaklaştırılan devlet memurunun belli durumlarda yeniden göreve başlaması gerekmektedir. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 142.maddesi bu hususu düzenlemektedir. 142.madde, görevden uzaklaştırma tedbirinin kaldırılması durumunu hükme bağlamaktadır.
Buna göre soruşturması bittiğinde herhangi bir disiplin cezası yahut diğer adli cezalara çarptırılması gerekli görülmeyen devlet memurunun hakkında uygulanan görevden uzaklaştırma tedbiri kaldırılır. Tedbirin kaldırılması işlemi, tedbiri uygulamaya yetkili olan amirlerce yerine getirilmektedir.
O nedenle görevden uzaklaştırma kararını alan yetkili amirin sorumluluğu, tedbirin kaldırılmaması durumunda da geçerli olacaktır. Diğer bir ifadeyle görevden uzaklaştırılan devlet memurunun soruşturması bitmiş ve aklanmış olmasına rağmen göreve tekrar başlatılmaması durumunda yetkili amirin hukuki, cezai ve mali sorumluluğu gündeme gelecektir.
Göreve Tekrar Başlatmanın Zorunlu Olduğu Haller
Devlet memurlarının yukarıda da ifade edildiği üzere soruşturmaları bittiğinde göreve başlatılmaları yetkili amirlerinin takdirindedir. Ancak bazı durumlarda göre tekrar başlatma hususu zorunlu hale gelmektedir.
İşte hakkında görevden uzaklaştırma kararı alınan devlet memurunun 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 143.maddesinde sayılan bazı hallerde göreve tekrardan başlatılması zorunludur. Bu haller aşağıdaki gibi sıralanabilir:
- Haklarında memurluktan çıkarmadan başka bir disiplin cezası verilenler
- Yargılamanın men’ine veya beraatine karar verilenler
- Hükümden evvel haklarındaki kovuşturma genel af ile kaldırılanlar
- Görevlerine ve memurluklarına ilişkin olsun veya olmasın memurluğa engel olmayacak bir ceza ile hükümlü olup cezası ertelenenler
Devlet Memurlarının Görevden Uzaklaştırılma Süresi
Devlet memurlarının görevden uzaklaştırılma süresi en fazla 3 ay olacak şekilde devam edebilir. 3 aylık süre sonunda hakkında herhangi bir karar verilmeyen devlet memurunun göreve tekrardan başlatılması zorunludur.
Kanun koyucu bu süreyi belirleyerek devlet memuru hakkında alınan ihtiyati tedbir kararının, yani görevden uzaklaştırma kararının keyfi bir şekilde uzatılmasını engellemek istemiştir.
Buna ek olarak, soruşturmaya yetkili amir tarafından görevden uzaklaştırılan devlet memuru hakkında 2 ayda bir olacak şekilde inceleme yapılır ve görevden uzaklaştırılan devlet memurunun göreve dönüp dönmemesi hakkında da karar verilir.
Devlet Memurlarının Görevden Uzaklaştırılması İptal Davası
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu uyarınca bir devlet memuru hakkında yetkilisince verilen görevden uzaklaştırma kararı bir idari işlem niteliğindedir. O nedenle bu görevden uzaklaştırma kararına itiraz iptal davası açılabilmektedir.
Bu kararlara karşı herhangi bir itiraz yolu öngörülmemiştir. Dolayısıyla hakkında görevden uzaklaştırma kararı verilen devlet memurunun itiraz yoluna gitmeden direkt olarak iptal davası açma yoluna gitmesi gerekmektedir.
Görevden uzaklaştırma kararının iptal davası neticesinde iptal edilebilmesi için idari işlemin 5 unsurundan birinde sakatlık olması gerekmektedir. Uygulamada genellikle sebep unsurundaki sakatlıklara rastlanmaktadır. Zira sebepsiz yere görevden uzaklaştırılan pek çok devlet memuru mevcuttur.
Tabii ki bunlara ek olarak görevden uzaklaştırma kararını içeren idari işlemin yetki, şekil, konu ve maksat unsurlarında da sakatlık mevcut olabilir. Bu durumlarda da görevden uzaklaştırma kararı hukuka aykırı hale gelir ve iptal edilmesi gerekir.
Hakkında görevden uzaklaştırma kararı verilen devlet memurunun, görevden uzaklaştırma kararının kendisine tebliğ edilmesinin ardından 60 gün içerisinde son görev yaptığı yerdeki idare mahkemesinde iptal davasını açması gerekmektedir. Aksi takdirde dava açma süresi geçmiş olacak ve görevden uzaklaştırma kararı artık dava edilemez hale gelecektir.
Görevden Uzaklaştırma Kararı Emsal Kararlar
Danıştay Kararı – 2. D., E. 2019/3784 K. 2019/7210 T. 17.12.2019
“Uyuşmazlık konusu olayda; her ne kadar temyize konu Mahkeme kararıyla, görevden uzaklaştırma işlemini tesis eden başmüfettişin disiplin soruşturmasıyla görevlendirilmemiş olması sebebiyle görevden uzaklaştırma yetkisinin bulunmadığından bahisle yetki unsuru yönünden hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline hükmedilmiş ise de; bilahare mülkiye başmüfettişince süresi içerisinde soruşturma izin talebinde bulunulduğu ve söz konusu bu talep üzerine 05/10/2012 günlü, 267 sayılı makam onayı ile soruşturma izninin alınmış olması karşısında, mülkiye başmüfettişinin görevden uzaklaştırma yetkisinin bulunduğu ve bu nedenle İdare Mahkemesi kararında bu yönden hukuki isabet bulunmamakla birlikte; esasen davacı hakkında tesis edilen görevden uzaklaştırma işlemine dayanak alınan fiillerin nitelikleri göz önünde bulundurulduğunda, görevden uzaklaştırılmayı gerektirecek önem ve ağırlıkta olmadığı sonucuna varıldığından, dava konusu işlemde hukuka ve mevzuata uyarlık; İdare Mahkemesi kararında ise sonucu itibarıyla hukuki isabetsizlik görülmemiştir.”
Bölge İdare Mahkemesi Kararı – Erzurum BİM, 1. İDD, E. 2018/2860 K. 2019/434 T. 5.3.2019
“Olayda, davacı hakkında başlatılan veya yürütülen herhangi bir adli kovuşturma ya da soruşturma bulunmadığı anlaşıldığından, davacının 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 140’ıncı maddesi uyarınca görevden uzaklaştırılması yönünde tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.”
Danıştay Kararı – 8. D., E. 2014/2891 K. 2015/3194 T. 13.4.2015
“Olayda; davacı hakkında yukarıda belirtilen ceza soruşturması ve kovuşturmasına ilişkin süreç neden gösterilerek dava konusu işlem tesis edilmiş ise de; Cumhuriyet Savcılığınca yürütülen soruşturma sırasında delilleri etkilemesinin söz konusu olmadığı gerekçesiyle tutuklanma talebinin reddedildiği, halen yargılaması süren bir kısım ceza davası dosyasının çok sanıklı ve teknik bir incelemeyi gerektirir nitelikte olması nedeniyle ilgilinin görev süresinin sonuna kadar sürme ihtimalinin yüksek olduğu, yargılandığı bazı suçlardan beraat ettiği, soruşturma ve davaların geldiği safahat göz önüne alındığında delilleri karartma durumunun ortadan kalktığı cihetle, Anayasanın 127. maddesi hükmüne göre geçici tedbir niteliğinde başvurulması gereken görevden uzaklaştırma uygulamasının süreklilik arz edecek tarzda kalıcı hale dönüştürülmesi, dolayısıyla; ilgilinin kadrosundan alınarak belediye başkanlığı görevine fiilen son verme sonucunu doğurduğu açık olup, idareye tanınan takdir yetkisinin Anayasa ve Yasadaki amacına uygun olarak kullanılmadığı kanaatine varılmıştır.”
Devlet Memuru Kanununa göre görevden uzaklaştırıldınız ve görevden uzaklaştırma kararına itiraz etmek ve iptal davası açmak istiyorsanız Reform Hukuk Bürosu olarak bizimle hemen iletişime geçin.
Sıradaki Makalemiz:Ankara Kira Avukatı